Suya giren sazan, yar da ki tilki,
Bu nasıl ahlaktır, bu nasıl izan.
Bunca muraiden usandım bil ki;
Benim sol gözüme kaçıyor hezan:
Eksikse bir yerden aklın tahtası,
Sükûta kâr etmez fikrin yaftası,
Ağızdan çiğnenir sözün sahtesi,
Eşkalden bellidir yalandan sızan.
Sancısız olamaz söz de bir doğum,
Hakaret tükürür Ahlâkı düğüm,
Halbuki; insanda boğaz kırk boğum,
Her zaman sözünü seçmeli ozan.
Haddin bilmez kişi hâl iki yüzlü,
Dilin gerisinde dilcik var gizli,
Ağzı nefret kokar pek acı sözlü,
Toplumda baş tacı toplumu bozan.
İhanet, delâlet, gafletten sanık,
Ozanın sazından hep bağrı yanık,
Koltuğa kurulmuş ağır bir konuk,
Konmıyor üstüne zerreden tozan.
Derler ki; İlhami susan ol susan,
Bir alemin derdi senin mi tasan,
Lâkin tuşa gelir sesini kısan,
Bak etrafın dolu hep ordu bozan.
Kayıt Tarihi : 1.2.2006 23:26:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Mikdat Bal
TÜM YORUMLAR (1)