Aradan
Uzaydan bile uzun zamanlar geçti sanırken;
Ölümden bile daha yakın bir nefes üfledi enseme.
; Gel dedim gelmedin;
dedi o kekremsi tadıyla nefesinin..
Kanatlarında mor alevler vardı,
Omuzlarında pembe laleler..
Erguvan kokuyordu elleri;
Mevsime inat..
Zemheride açmış portakal çiçekleri gibi,
Kızıl saçlı bir ateşti..
Öyle ki;
yangınlardan bile daha ateşti teni.
Bedenimi esir etmişti gölgesine ki;
heyhat bu nasıl bir güçtür dedirtmişti..
Menekşe kokulu sabunları ağu etmiştim yüreğine.
ama,
uyurken,
uyurken sadece..
Sabah kalktığında arınsın hainliğinden diye!
Sayısız kereler çıktığı o kapıdan
Son kez girdiğini bilemeden geldi
o şafak vakti..
Öyle güzeldi ki;
yüzüne sinmişti sanki
son güzelliği olduğu..
Erguvan kanatlar takmıştı
o pembe gözlerine..
Gitme vakti geldiğinde,
Her zaman olduğu gibi,
Gözleri derinlerde bir yerlerde
kalktı ayağa..
Farkettirmeden sol kanadını kopardım!
Ve
anladıki;
Ben erguvanları sevdiğim için,
onun kanatları mis kokuluydu..
Ben pembeyi sevdiğim için,
onun gözleri pembeydi..
Ve
anladı ki;
Artık
geri dönemezdi..
Ve
ben de anladım ki;
ZEMHERİDE AÇMIŞ
PORTAKAL ÇİÇEKLERİ
SADECE BENİM DÜŞLERİMDEYDİ..
Ağustos- 2002- Adana
Şebnem ÖktenKayıt Tarihi : 4.3.2008 20:27:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

TÜM YORUMLAR (1)