Enis Batur Şiirleri - Şair Enis Batur

Enis Batur

Sizin için kalktım geldim
ve her tarafınızdan ayrı bir koku topladım.
Göğsünüzden inat,
boynunuzdan uzun sonsuz bir damar,
açılmış çiçeğinizden hercai polen.
Her tarafınıza ayrı bir koku bıraktım,

Devamını Oku
Enis Batur

Bu dizeleri burada ilk kez okuyan bir okur, şiirde sözü geçen fotoğrafları görmediği halde, onları zihninde kurmayı kolaylıkla başarır sanıyorum. Bu açıdan değerlendirdiğimizde, fotoğraflar şiire bir fazlalık yaratacaklardır. Kesin bir ölçüm yapabilir miyiz? Fotoğrafları hiç görmemiş olanların düşünceleri, onları görmüş olanlarınkinden ayrılabilir. Şüphesiz buluşanlar, düşünceleri çakışanlar çıkacaktır aralarından, gelgelelim ayrı düşünenler olacağını kestirmek de güç olmasa gerek.

Birinci varsayım: Fotoğrafların şiire eşlik etmesi, şiirden eksiltiyor, eksiltebilir. Şiir, kendi imge düzeni içinde, fotoğraflara gereksinme duyulmayacak biçimde düşünülmüş, yazılmış olmalıydı.

İkinci varsayım: Fotoğrafların şiire eşlik etmesi, şiirin etki gücünü arttırabilir. Şair, dilediği ölçüde fotoğrafların içeriğini şiire aktarmak için çalışsın, fotoğrafların gücüyle başedemeyecektir. Düz gerçeğin, şiirin dolaylama yanı ağırbasan gerçekliğine katkısını iğdiş etmemek gerekir.

Devamını Oku
Enis Batur

I

Sokağa çıkacağız,
sorumsuz güz çırpınırken
bir kepenkte.

Devamını Oku
Enis Batur

1
iki hafif şiir yazdım sabah
boşlukta iki ağır küpe

2
Masamdan, garsonun tak diye bıraktığı

Devamını Oku
Enis Batur

Bir okur yakınıyordu: "Şiirlerinizde
çok sayıda özel isim geçiyor: Yabancı kentler,
insanlar, hatta bazen de kelimeler". Onu dikkatle
dinlemiş, birşey anlayamamıştım. "Neden Bruges
ya da Monteverdi'yi yabancı buluyor da,
mürekkep ya da tılsım geçince

Devamını Oku
Enis Batur

Sizin için kokladım gülü,
durdum
yürüdüm
düş tutup uyku kırdım
sizin için
baktım

Devamını Oku
Enis Batur

Ben daha yokum 'Sizi kendi şehirlerime götürmeliydim' demişti adam. 'Kendi sokaklarıma, çıkmazlarıma, durmadan taşındığım, hiçbirini unutmadığım evlere'. Donmuş gibi dinlemişti. Saydığı şehirlerin hepsini su ikiye bölüyordu. Andığı sokaklar hiçbir rehberde kayıtlı olamazdı. Evlere gelince: Onları belki unutmamıştı, ama bir daha uğramadığı nasıl da belliydi. 'Ben yokum' demek istemişti birden, 'ben daha yokum'. 'Bu ev, bu sokak, bu şehir bu şehri ikiye bölen su daha yok.' Çoktan susmuşlardı oysa.

Devamını Oku
Enis Batur

Igne Natura Renovatur Integra

Toprak içinden çatladı,
dev bir zar düştü.

Çorak, dediler, şimdisi,

Devamını Oku
Enis Batur

Aşkınlığın gizli kafesinde barınan nedir,
tortulaşmadan, kaskatı?
Rüzgarın sürüklediği
ışıksızlık diliminde bizi birleştiren ortak çağrışım?
Bir ölünün sesi yoktur oysa, bize ulaşacak.
Ama nedir, en sağır böğrüme saplanan bu sancı?

Devamını Oku
Enis Batur

Bir zaman da böyle geçsin, pusula
durmadan dönüp dursun: Şimdi
neredeyim? Yüksek Düş'ün içinde,
sarsıntı, soğuk ter, gırtlağımda
bir güz mührü, neredeyim ki azalıyorum
gecede, yükseliyor simsiyah kanım.

Devamını Oku