yağma yok! yokluğunda cezalısın,
hasretimin yükü katır katır,
yağma yok! varlığında yazmalısın,
bedeli birkac saklı satır...
bu satırlar seni yaşatacak,
beni değil.
hayallerin seni koşturacak,
beni değil.
gözler seni anlatacak,
beni değil.
temmuz'un ortasında urfada,
satırlarının yokluğunda,
üşüyorum...
biliyorum...
yırtmaya çalışıyorsun,
karışıklığı ertelemeden bursada...
biri olmalı beni anlayan
kulağımdan girmeli nağmeler misali
yanıbaşımda çırpmalı kuş kanadı misali,
batmalı ruhumun derinliklerine
gülün dikeni misali,
beni anlayan,
Bu gece;
Çıkardım bedenimden yüreğimi
Körelttim duygularımı
Zımparaladım kelimelerimi
Yazmayacağım çaylak satırlarımı
Yüreğimi geri koymayacağım yerine
Papatyalar ruhumda açar,
Elimde yüreğim demet demet,
Lal oldum seni görünce,
ilk bahar müjdesi gözlerinde,
Nihavent'im seninle dillerde...
Bir avuç topraksa mayamız,
Bin dönüm araziye ne gerek.
Bir nefes ise yaşamak,
Bin nefse uymaya ne gerek.
Bir yaradana inanmak varken,
Siyahın ruhumdaki gizemi
İlahi bir bilinmez,
Neyleyim ki bana uzak,
Elimden kayan yıllarımda
Mor gecelerde sen son durak....
serseri ayaz var buralarda,
gecelerine mayın döşeyeceğim
bensiz buraların sokaklarına...
peteklerinde zehir kovanların,
kor ateş yakacağım,
bir yürek ki,
iki kapakçık birkaç damar,
ikiye bölünmüş halde,
iki göz ayrı ayrı ağlar...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!