Berrak bir pınardan, su içer gibi
Kandıkça kandırır, elâ gözlerin
Hilal kaşlar altı, cennet bahçesi
Sandıkça sandırır, elâ gözlerin
Sinênde gizlidir bahçeler bağlar
Cüdâ düşen âşık, yaş döker ağlar
Hergün ayrı rüya, ayrı hülyalar
Daldıkça daldırır, elâ gözlerin
Aşkı bilmeyenler, bilmez yasımı
Fırata Dicleye dönen yaşımı
Dermansız dertlere saldı başımı
Yandıkça yandırır, elâ gözlerin
Mecnunun yanında Leylası gerek
Mevlâdan diledim, bir seni dilek
İsmin, şu dilime oldu pelesenk
Andıkça andırır, elâ gözlerin
Sevdiğim hasretin yürekte azar
Göstersen cemâlin eylesem nazar
Şu garip gönlüme hergün bir mezar
Kazdıkça kazdırır, elâ gözlerin
Talihim bahtımın ettiği hile
Eminoğlu, azmı çektiği çile
Mısralar şiirler, destanlar bile
Yazdıkça yazdırır, elâ gözlerin..
Kayıt Tarihi : 7.6.2025 23:40:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!