Kulağımda dalgalar, dilim şiirler söyler.
Gözlerim sende kaldı, yalnız yolunu gözler.
İndi yollara toprak, parçalandı ellerim.
Kahrolsun Karadeniz, kör oldu bu gözlerim.
Dağlar denize iner, rüzgâr geceme vurur.
Bende kalsa her daim, közden kara gözlerin,
Bozkurt yapsın inmesin, asla narin ellerin.
Her adımda durmadan, Türk'ü söyler dillerin;
Sana olan sevdamdan, türkü söyler dillerim.
Yıllardır sönük ateş, bu közden alev alsın,
Almışlar adım məndən,
Silmək üçün Türk'ü aləmdən,
Götürmüşlər ata əlindən,
Aləm yerə batsın, mən Türküstanam!
Vyana deyil, Ağdamam, Cəbrayılam!
Bir yıl daha eksildi, bir daha arttı yaşım.
Değişmedi bilfiil, beklemekteyim nevbet.
Beklemekte döküldü göz çanağımdan yaşım,
Ezelde tanışmışız, şimdi olsak da hasret.
Ne bir filintayım yar, hayalini süsleyen.
İki vakte özlemişken ben seni,
Ebediyyen uğurlarken neyleyim?
Tenine dokunmadan uyuyamaz,
Ruhumu susturamam, neyleyim?
Bu düzeni anlamıyor benliğim,
İnan bilmem hülyandaki nasıl bir erdir,
Hiç kimseye benzemez hakikatte seni seven.
Ötüken, yalnız senin olduğun yerdir,
Aklından çıkaramaz oradan hicret eden.
Daimi bakışların Tanrısal bir güç müdür?
Yetti yalan gülüşler, bir çelmeyle düşüşler…
Ben özümü özledim, Anayurt’u özledim.
Her yer sahte bakışlar, kaygıları nakışlar…
Ben özümü özledim, Anayurt’u özledim.
Düşledim nice günler dizinde uyanmayı,
Sırtımda hançer dünler, unuttum dik durmayı.
Belki seversin diye, hiç kimseyi sevmedim,
Gönül koyarsın diye, başka sevda bilmedim.
Kırıldı hayallerim, sessiz vedalarımda;
Denedim koklamayı senden âlâ gülleri,
En tatlı sözlerinde zemheridir dilleri.
Tutamam, haram bana, alazdır o elleri;
Sevdan sona ermiyor, sen ebedî ülkümsün,
Seneler, asırlarca söylenecek türkümsün.
Gayet açıktır, bana sormazsın mefkûremi.
Görmez misin, ayazda üşüyen ellerimi?
Rüzgâr alır, savurur dağılan düşlerimi.
Sana döker, hayalin sarmışken bedenimi
Tutuşur hayal denen, ateşli nefesimle.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!