Kara tenli mavi gözlü emek renginde
Yaşından önce yaşamış kara bahtı gibi
Karatahtada okuyamamış adını bile
Kapıları kapanmış yüzüne dersliklerin
Sokakta öğrenmiş savunmayı kendini
Kollarında büyümüş soğuk uykuların
Ömründen fazla dolaşmış dünyayı
Toprağın yalımına karışmış ayakları
Güneşin tozlu sıcağına…
Akdeniz’in pamuğunda elleri
Güneydoğu’nun tütün yaprağında
Karadeniz’in fındık acısı
Ege’nin zeytin dalındadır o
Adı saklı küçük bir kızdır
Kaldırımları yalınayak dolaşır
Üşüyerek ezilir özlemlerinin içinde
Üşümenin rengi dolaşır gözlerinde
Sayıklar durur kendini bildi bileli:
Duy beni!
Ve konuşmaya başlar sessizliğinde:
Karagözlü bir çocuğum,
Yokuş yukarıdır yollarım
Üç tekerlekli tahta arabamdır
Fabrikalarım
Ve sermayemdir çocukluğum
Ne patronum var ne işçilerim
Ne babayım evde çocuklarım karım
Ben bir çocuğum bileğimde ekmeğim
Bitmez uykularda bile yorgunluklarım
Bağırsam çıkmaz sesim
Kesilir nefesim:
Duy beni!
Toprağın kızı genç bir anayım
Çığlığımda dirilir güzelliğim
Erkek tacirlere satıldım üç pula
Çocuk karnında çocuk yaşımda
Tandır başında,
Koca hapsindeyim
Kadınım baktıkça kanayan gözler benim
Yitik bilincimi arıyorum:
Duy beni
MUNZURAY
Aygül Kılıç Yıldız
Kayıt Tarihi : 3.5.2020 12:16:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!