Düştüğünde anlayacaksın,
Herkese ne kadar da uzaksın,
Ne kadar da yabancı sana, yakın sandıkların,
Hiç tanımıyor gibi bakmalarına, şaşıracaksın...
Kimi seni hiç tanımayacak,
Kimi bilerek üzerine basacak.
O an, yüreğin cam kırığı gibi dağılacak,
Her parçası bir bir cogerine saplanacak...
Yaşla dolup taşar görmez gözlerin,
Feryadın duyulmaz , yaran çok derin.
O eski kalabalık günlerinibhatırlarsın,
Eskiden eser yoktur şimdi, ıssız kalırsın...
Sahte kahkahalar yankılanır boşlukta,
Sırlar ağır bir yük olur sırtında.
Bir sıcak el ararsın kalabalıkta,
Kimsesizlik çarpar her bakışında...
O düşüş, kanayan yaradır ruhunda,
Epey bir zaman alacak, kabuk bağlaması da.
Döktüğün her damla yaş, inan ki sana,
Hazırlayacak seni daha güçlü bir yarına...
O en karanlık an, bir dönüm noktası,
İşte o andır, sahte maskelerin düşmesi
Yakarken seni, yalnızlığın soğuk nefesi,
Bulursun yanında sana gerçekten kıymet vereni...
Kalkarsın enkazdan yara bere içinde,
Yeni bir inanç yeşerir kurak kalbinde,
Düşüşün öğrettiği bu acı ders ile,
Bilirsin kaçacağını kimden ve yaslanacağını kime..
Sonunda yalnızlık kabuğunu kırarsın,
Kendi gücünle yeniden doğarsın.
Bir avuç gerçek dostla, kalırsın,
Geleceğe daha güvenle yürürsün...
Var ya düşmek bazen yeniden doğmaktır,
Kör bir karanlıkta kendi ışığını bulmaktır.
Hak etmediğin, o derin acılara rağmen,
Bu acımasız hayata daha güçlü dönmektir...
Kayıt Tarihi : 12.5.2025 13:19:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!