Ayrılık nedense hep güzün gelir;
Daldan ayrılarak düşen yapraklar.
Bütün canlılara bir hüzün verir,
Yelde savrularak düşen yapraklar.
Bir zaman yemyeşil, hayat kokardı,
Dallarla oynaşır, onu saklardı.
Güneşe de kalkan olur, bakardı;
Dallardan sarkarak düşen yapraklar.
Sanmayın yerinden bıkmışta iner,
Rüzgârda savrulup pervane döner.
Sararmış, tükenmiş bahtına yanar,
Umutsuz dönerek düşen yapraklar.
Artık ömür bitmiş, vadesi dolmuş;
Esen rüzgârların esiri olmuş.
Belli ki hasretten sararmış, solmuş;
Dalından koparak düşen yapraklar.
Umutlar tükenmiş, ayrılık çağı;
En nihayet toprak olur durağı.
Dikeni de özler gülün yaprağı,
Dikenden kaçarak düşen yapraklar.
Mazlumoğlu kendi haline bakar;
Ağaç viran olmuş, dalına bakar.
Yenisini gözler, yoluna bakar;
Çaresiz bakarak düşen yapraklar.
10 Ekim 2015
Kayıt Tarihi : 16.9.2025 19:58:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!