Sarı saçların dalga dalga selama durmuş,
Kapında çırpınır bir garip kuş,
Sevende olurmuş zaten hep suç,
Yeşil gözlerine bakmak için geldim sultanım.
Yücelir arşın başımdan aşkın,
İki can taşıyorum,
Paramparça olmuş yüreğimde
Acı veriyor artık
Daha 5 yaşında:
Ne acı, ne keder, ne ihanet görmemiş
Melek kızımı taşıyorum yüreğimde.
Gezerim gönül tahtım boş,
İçmeden olmuşum sarhoş,
Tut elimden sultanım koş,
Hoş geldin gönlüme sultanım.
Tuvallerde kendini arar bulamaz,
Oyun muydu bu yaşananlar,
Kimin galip geleceğini umursamadan.
Oyun muydu bu sözler,
Sonunda nelerin biteceğini bilmeden.
Oyunla başlamış, oyunla devam ederken,
Bu gece sadece seninle olmak istiyordum,
Ama sen ‘engel oluyorsun’ diyordun.
Seni ve gözlerini…
Gözlerinde ki beni yaşamak istiyordum ki,
Sende ki beni o kadar çok özlemiştim.
Güneşin kaybolduğu
Zifiri karanlığın başladığı andayım
Karanlığı severim aslında
Sevmediğim karanlığın içindeki yanlızlığım
Dört duvar yanlızlığımı paylaşırcasına
Karanlık ise duygularımı karartacısına
Aşk mıdır suskunluğun
Sevgi itiraflarına.
Aşk mıdır yoksa kayboluşun
Fırtınalı sevdalara.
Kaçış mıdır suskunluğun
Zaman nedir ki?
Zaman ilaç mıdır, reçeteme yazılacak.
Reçeteme yazılacak tek ilaç,
Zamanın getirdiği gözlerimde ki yabancı.
Yaz doktor yaz.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!