Bir siirin icinden dusuyor sozlerin
siirin icine saklandigim geliyor aklima,
ne kadar kaybolursa kaybolsun aklim
okadar kaliyorsun icimde.
evet senden bahsediyorum ruhum,
seni buldum yine
bıraktığında gökyüzü göz yaşlarını, taneleri çarpıyordu saçlarına.
dokunuşunu hatırla sana yagmurun, ellerin de tutuşturduğun ıslaklığı
gözlüklerinde bıraktığın buğuları, yük olduğunu hayatın.
değişmiyicem diyip değiştirdigin şeyleri hatırla, sonra ne kadar değiştiysen.
bir şemsiyenin altinda ıslanmadan yürüyen insanlara bak
oysa dünya'nın en güzel şeyi ıslanmak, gözlerindeki yaşları salarken
Bir ruyanin tam ortasinda.
Satirlar ince hastaligim,
Gozlerin vazgecemedigim derman
Kime ne diyeyim beynimde en buyuk
Orkestralar caliyor kemanlarini
Şiirlerime gel birer cay icelim
hangi, hangi dağ aşıldığında aklımdakileri de aşmış olacağım bilmem.
güneş doğar, içim turuncu çiçekleri açar, koklar yosun yapışmış geniz’im
bir deniz var sanırsın, üflesem nefes keser ufukta bir hüzün dalgasını
ben kendimi bıraktım, akıntı beni götüreceği yerde uyutup duruyor
çarşaf gibi, üzerimi annemin örtmediği kadar sıkıca örtüyor, bu nasıl deniz
şimdi yalnızlık içimden bir süngü gibi tüm organlarımı yarıp geçiyor
şimdi biterken zamanı gözyaşlarının
gelir açar çiçekler dağlarında
bir yol, mazgal kapağına mıhlanmış kalmış yazdığım son şiir
Şiirlere düştüm düşeli, gözlerin gözlerimde ırak kalmış olmalı
bırakırken yine bu şehri, sensizliğime sessizlik katıp
geleceğini bilsemde bu yalnızlık duygusuna sarılıp ölüyorum usulca
deniz kudururmu orda bilemem burda rüzgar alabildiğine deli
adım adım sarkıyor sarkacı boynumda zamanın.
tik taklarında kayboluyorum girdabına çekerken beni
Dalga dalga tebessum
Kayboluyorum her kulacta
İcimize gomdugum sevgi,
Ufukta kucuk bir nokta.
Yorulduk biliyorum
Ölümün sicakligi vurdukca kanimiza
kömürün o lanet kokusu sokağımıza basarken gece mührünü
gözlerin var hala aklımda köşe başını dönerken hidayetin orası
ben. ben kaç kere söyledim hüzün içimde değil ben hüznün içindeyim diye,
oysa hiç bir şey arabesk değildi bedenimizde,
dökülürken gök yüzünden inceden inceye bulutlar
ya ben sana içiyordum aşkımı yada sen bize aşk zehirlerini içiriyordun
Bir şiirin ortasında durdum,
biraz kenarı,
biraz dışında
Bir gölgenin göç edişini gördüm,
en acısı veda etmeyişi.
Hep karanlıktı aklım
Bilki kelam etmeye sığmaz yüreğim
taşırırım denizleri senin uğruna
vursun ay dalgalara usul usul
gel gönlünde, göğsünde boğulayım sessizce
yollarına gelmedim mi,
gönlüne uzanan yol olmadım mı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!