Gel, omuzlarıma yükle ne varsa,
Bırak o ağırlık benim le dinsin.
Gönlündeki fırtına kollarımda sussun,
Adam benim, sana gelip sarılmam lazım.
Gözlerinden okunan o sessiz keder,
Sözsüz bir çığlık, kalpteki titreme.
Benim görevim şimdi, bil ki budur:
Derdine derman, yüreğine merhem olmam gerek
Zira yalnızlık üşütür, yarayı büyütür,
Oysa sıcak bir nefes, tüm izleri siler.
Tut ellerimi, göğsümde yaslan, dinlen,
Bırak aksın, dertlerin benim tenimde erir.
Ne yara kaldıysa, ne gam, ne keder,
Bir dokunuşla kaybolur, acılar geçer.
Ben senin limanın, sığınağın olayım,
Her dertli anında, bir tek ben merhemin olayım.
Şimdi bak, küllerden doğan bir gün doğuyor,
Solan tüm renkler ruhunda yeniden can buluyor.
O eski hüzün değil, şimdi yüreğin coşuyor,
Unutma ki, her fırtınanın sonu bile huzur veriyor.
Sanma ki ben sadece derman verenim,
Senin o güvenin, benim de gücüm, nefesim.
Yüreğimin sızısı senindir, benimdir, bizimdir,
Can cana bir kucaklaşma iki kalbi birden onarır.
Ne söze ne yemine, ne de büyük lafa gerek var,
Göz göze geldiğimiz an, her şey ayan beyan.
Bu sessiz bağ, zamana, mesafelere meydan okuyor,
Adam bil ki, ruhlarımız fısıldaşırken, dünya duruyor.
İşte şimdi tamam oldu, ne dert kaldı ne tasa,
Sen bensin, ben de sen, artık tek bir canız.
Gitsek de, kalsak da bir ömür sıkıca hep sarılırız,
Seninle başladım, seninle biter adam , bu sonsuz bahar!
Kayıt Tarihi : 17.10.2025 00:49:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!