Çocukluğumuzun toprağıydı
şimdi ki uzaklar
daha dün gibi aklımızda çoğumuzun
Diz boyu çimenlerin arasında
kayboluyordu bedenlerimiz
kaçtıgın yerde kalır
vardıgın yerde başlar ask
kime sorsan bilinmezdir
suyun rengi
Yağmurlarda biriktiğini bilmek
Yollara öyküler gizleyen kaçakların
Şiirleri senin için biriktiğini söyleneceğini
Ve giderken.
Örtmek evsizlerin üzerini seninle
Korkuyordum;
Bir çay bahçesinde özgürlükten sohbet etmekten
Korkuyordum;
Emeğimin bir hiç olup elimin boş kalacağından
Kavgamın bu yolda yalnız ilerleyeceğinden
Robotlaşmışız patronun emirinde
Sesimiz çıkmıyor yeri geldiğinde
Boynumuz bükük gözümüz yerde
Kendimize olan sevgimiz saygımız nerde.
Gün tükeniyor nasırlı ellerimizde
Öyle bir yerdesin ki sen.
Ruhumu inciten
içimdeki yara,
..........Dindirmek için seni
Düşlerime yol çizerim
Ve senin parça parça alıp götürdüğün zamanlardan.
Kim bilir kaç sevdam
Karşılıksız bitti
Tutamadığım kuşlar gibi
Uçup gitti
Yazdığım şiirler kaldı
Senden bana
Alnımız terlerdi
Dilimin yorgunluğunu geceler fısıldardı kulağıma
Gece sessiz
Gece karanlık
Gece bitmezdi
Sabaha kavuşmak için miydi umutlarımız
İnsan mazeretlerine sığınmamalı.
Kırmamaya çalışmadım mı sanıyorsun.
Kaç kez yalanlar söyledim.
Hiç birinde mutlu edemedim.
Doğru da söyledim
Ama beni hiç dinlemedin.
Hadi be şair dök içini,
Ne varsa çirkin
Ne varsa kötü
İyi veya güzel uzlaş kelimelerle
Barış artık kafiyelerinle
Gökyüzüyle bu mavi beyaz metafora sakla ve anlat kendini
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!