Demirden leblebiler çiğnedim yokluğunda
Şerbet niyetine zehir içtim tozlu raflardan taze indirilmiş hüzün kaplı taslarda
Seni özlediğim her an için kızdım kendime kızmaya hakkım varmış gibi
Paragraflar dolusu küfürler birikti heybemde argo literatürüne giriş yapmaya hazır
Paylaşmadım monofobik hayatımın çoğalmasını istemediğim hücrelerini
Dokunduğum her tende seni aradım öptüğüm her dudakta sarıldığım her bedende
Yokluğun bana çok şey borçlu veresiye yazmaktan yoruldu kalbimde ki pelerinli muhafızlar
İçerden çıkacak birazdan adam
Yılların tortusu çökmüş yüzüne
Alnını güneşe serecek adam
Uykusuz ranzalar suskun voltalar
Geride kalacak ve ah hüzünle
Bir gül gibi savrulup gülecek adam
Devamını Oku
Yılların tortusu çökmüş yüzüne
Alnını güneşe serecek adam
Uykusuz ranzalar suskun voltalar
Geride kalacak ve ah hüzünle
Bir gül gibi savrulup gülecek adam
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta