Bir dal kırıldı; ince bir dal. Yüreğimde yüzünün acısını duyumsadım. Kederli ve hüzünlüydü. Bir yaprak düştü yere sarıydı, sapsarı, oysa mevsim sonbahar değil, ilkbahardı.
Bir yoldan geçtim; papatyalarla doluydu. Papatyaların içinde, birbirlerine küs oraya buraya serpilmiş hüzünlü ve kederli gelincikler vardı. Gelincikler olağanüstüydü; bir tane bile koparmadım.
Bir ırmağın önüne katıldım; aşk oldum saçlarına sarıldım. Irmak alıp beni götürdü, bir çağlayandan attı; azgın suların içinde yok oldum; saçlarının içinde yok oldum.
Yüreğinde hissettiğinde, bir gelinciği papatya tarlasında görmüşsen o aşktır işte, fazla soruya ne gerek var...
Dairenin içinde olmak yeter de artar bence; bir bakarsın çemberdesin, bir bakarsın dairenin merkezinde.
Yüreğinin sesini dinle her zaman, izin ver aşk kendi kendini yaşasın, hepimizin sonu ölüm nasıl olsa, niye güzellikler elimizden kaçsın...
(21.5.2002; Ben Hep Seni Yazdım, Özgür yay. 2008)
Atilla BirkiyeKayıt Tarihi : 18.4.2016 16:27:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!