Bir kitabın önsözünde kırık dökük birkaç cümle.
Veyahut da şiirlerin redif tutmaz mısraları.
Hatırlatır seni bana; toprağa düşünce cemre.
Doyum olmaz bir romanın, eksik kalan sayfaları.
Bir kitabın önsözünde kırık dökük birkaç cümle.
Hayatım hep böyle geçti, sendin bestemdeki noksan.
Yalnız kalınca sızlayan, meğer sendin akşamları.
Neyleyim şimdi güneşi, eğer sen yanımda yoksan.
Değiştirsin bir müneccim, bahtımdaki yıldızları.
Hayatım hep böyle geçti, sendin bestemdeki noksan.
Lafzıma dolanan mana, kelama bürünmüş hissim.
Bir cinni teselli etsin, gece yalnız kalanları.
Senin yanındadır ruhum, senden ötede cismim.
Kavuştursun bir padişah, pare pare olanları.
Lafzıma dolanan mana, kelama bürünmüş hissim.
Kitap kitap yazılan da, okunan da sana dair.
Gelsin koparsın birisi, güllerden sen kokanları.
Ey fikri ayanım olan, cismiyle ellere zâhir.
Nasıl sahipleniyorsun, benden gayrı cananları.
Kitap kitap yazılan da, okunan da sana dair.
Şiirlere ilham veren, sen kuru üzüm dalısın.
Nasıl susuz hayat verir, yaştır üzüm salkımları.
Rüyama izinsiz gelen, sen Allah’ın sanatısın.
Bunu görmektir teselli, söndürür tüm yananları.
Şiirlere ilham veren, sen kuru üzüm dalısın.
Suretini bırakarak, geç şimdi gönül hanemden.
Aklım da benimsemiyor, bir gün durup kaçanları.
Yeter gayrı çık rüyamdan, yeter çektiğim matemden.
Ancak delilik paklar, çığlık çığlık susanları...
Suretini bırakarak, geç şimdi gönül hanemden.
Kayıt Tarihi : 5.1.2011 20:10:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!