Darwin'in Evrim Hipotezi ve Bilimsel Ele ...

Muhammed Rıdvan Kaya
160

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Darwin’in evrim hipotezi, 19. yüzyılda ortaya atıldığında bilim dünyasında büyük yankı uyandırmıştı. Ancak, bu hipotez o dönemin sınırlı bilimsel bilgi birikimiyle ortaya konmuş bir hipotezdi. Genetik biliminin henüz keşfedilmediği, hücrenin kompleks yapısının anlaşılmadığı ve fosil kayıtlarının çok sınırlı olduğu bir zamanda ortaya atılmıştı.
Darwin'in Evrim Hipotezinin Temel Sorunları
1. Genetik Biliminin Yokluğu ve Yanıltıcı Varsayımlar
Darwin’in hipotezinin temel dayanaklarından biri, canlıların küçük değişimlerle farklı türlere dönüştüğü varsayımıydı. Ancak, o dönemde genetik bilimi yoktu ve genlerin nasıl çalıştığı bilinmiyordu. Modern bilim, genlerin son derece hassas ve karmaşık yapılar olduğunu, herhangi bir mutasyonun genellikle olumsuz etkiler oluşturduğunu ortaya koymuştur. Tesadüfi genetik değişimlerin canlıları daha ileri bir forma dönüştürmesi, bilimsel olarak mümkün değildir. Nitekim Allah şöyle buyurur: >“Kesinlikle insanı en güzel biçimde yarattık.” (Tin, 95/4) Bu ayet, insanın tesadüfen oluşmadığını, bilinçli ve kusursuz bir yaratılışın ürünü olduğunu ifade etmektedir.
2. Fosil Kayıtlarının Eksikliği
Darwin, türler arasındaki geçiş formlarını gösteren ara fosillerin ileride bulunacağını iddia etmiştir. Ancak, 150 yılı aşkın paleontolojik araştırmalara rağmen bu fosiller bulunamamıştır. Aksine, fosil kayıtları türlerin sabit kaldığını ve herhangi bir geçiş sürecinden geçmediğini göstermektedir. Harvard Üniversitesi’nden evrimci paleontolog Stephen Jay Gould, bu durumu şu sözlerle dile getirmiştir: “Fosil kayıtları, Darwin’e mutluluktan çok hüzün getirdi.” Kur’an’da bu durum şu şekilde açıklanır: >“Göklerin ve yerin Yaratıcısıdır. Ve bir işe hükmettiği zaman şüphesiz ona ol der hemen oluverir. ” (Bakara, 2/117)
Fosil kayıtları, yaratılışın ani ve eksiksiz bir şekilde gerçekleştiğine işaret etmektedir.

Tamamını Oku

Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta