Kitaplarda kaldı.
Hüzün dolu o yıllar.
Bir dizeydi yorgun düşen,
Sahte aşklar.
Hasret miydi?
Bir çocuk gördüm,
Yaşam kavgasında
Yük taşıyordu.
Yükün altında çökmüş,
Belli ki yükü ağır…
Belli ki çocuğun kederi,
Fırtınalar eşliğinde
Yeşil bir dalı düşlemek…
Korkuyla, tereddütle
Yiten aşkı hatırlayabilmek
Ansızın bir öpücükle
O hayalden kopmak…
Sen, yanardağımsın,
Biterim patladığın vakit…
Yaşamalısın,
Ve sevmelisin,
Dağ gibi yanarak değil,
Kalbini yakarak.
Ben burada yapayalnız
Karanlığın soluğunda
Bir ihtiyar adam gibi seni bekledim.
Ben sensizliğin soluğunda
Senfonik bir ezginin
Notasını andıran sesini dinledim.
Gidelim buralardan
Çok uzaklara
Çöllerin ortasına,
Belgrat ormanına,
Yalnız ve bir başımıza
Bir aynadır deniz,
Tüm güzellikleri yansıtan…
Gökyüzünün maviliğini,
Kumla çakılla buluşturan.
Güzel bir kız durur,
Nasıl anlatır
Derdini, öfkesini, nefretini
Sokaktaki yaşlı amca,
Kapımın önündeki
Ela gözlü güzel kız,
Yetim, öksüz masum çocuk?
Düşler diyarında bir çocuk
Elinde şekeri,
Yüreği buruk…
Gözyaşı annesini haykırıyor,
Dili varmıyor ağıda.
Yüreğinde beslediği,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!