Arkadaş, bu gece
Yüzümdeki
Aşk ağlıyor,
Yılların hasretini toplayan
O rüzgâr
Buldu beni,
Dün mutluluğum iken
Bugün türkülerde sonbaharımsın,
Şimdiye kadar yürek kapısından girmeyen
Küskünlük ateşine yakın düşünceler,
Alaca karanlık ufkunun kızıl mumları söndü,
İstanbul olmaya saniyeler var,
Yıllarca hayal edilen bayram değil
Bugünün hikâyesi,
Gökyüzünün temmuz aydınlığı
Tebessüm olmayan geceler iken
Yaşamda ölümü veren sensin,
Bir yabancı yok gözlerinde
Kır çiçeklerinin üzerinde yürümek nedir bilmem,
Kanatlanıp dans ediyorum bahar kokan dağlarda,
Akşamlara perde çekilince
Hayallere giriş merdiveninde
Ellerine dokunup bulutlara gitmenin mutluluğu
Asil şarkı oluyor rüzgârda,
Ayaklarım yere basmıyorken
Güvercin kanatlarına takıldım
Rüzgârla koştum,
Şimdi kelebek ömrüyüm sanki
Ne çabuk ta yoruldum,
Yüzün bana uzak
Heyecan veren
Gökyüzünün
Sonbaharını gösteren
Mor bulutlar,
Şehrimin
Ekim günlerinde
Seni ruhumun sarayında gizlemek imkânsız,
Kış mevsimini terk eden kuşlara baktığım zaman
Yıldız sıcağı rüzgârın
Yelkovanında efkârla bekleyen gözyaşlarıydım,
Saatlerce ecel yollarında düşünen
Uykusuz yolcular gibiyim,
Aşk
Yine tuzak kuruyor bana,
Yaşadığımız dolunay hikâyesinin
Tutkulu sayfasındayım,
Buselerinin gülümseyen sahneleri
Halen gözlerimde,
Sevdalı gecenin dikenine küsen gülün
Dolunay değdi, boynu bükük yüzüne,
Özlemiydi, yaprağında arzu edilen buse,
O güzel çiçek bakışlar sevgiyi aradı yerde.
Karanlıkta sele kapıldı, kırılan rüyalarıyla,
Büyük aşk
Gözyaşlarımda,
Soğuk bir hikâyenin
Son sahnesindeyim
Bu gece,
Ayrılığın
rüya gibi ifadeler,tebrikler