Hıdrellez günün
Yeşil dünyasında
Boynu dik
Canından pembe akıtan
Bir çiçek gördüm,
Kökünden tutmuş
Güneşten aldığı renkleri konuşturan nehir
Gönül hazinesiyle coşan sohbete tanıktı,
Çimenindeyse papatya neşeleri yayıldı.
İlkbahar şarkısıyla buluştu gözlerimiz,
Pembe mehtapla aydınlandı yüzümüz,
Ak hislerimle kapıldım pembe rüzgâra,
Bulutların neşesiyim, yağmayan nazla,
Ben dağ çiçeği, baharında koparılmaz,
Sığamam kâğıtlara, beni gönlüne yaz.
Deniz dalgasıyım, vurdum hayal sahiline,
Gün
Yüzündeki beyazı
Parlattı yine,
Gözlerinin karasında
Geceleri konuşan aşk
Yaşayacağımız dolunay hikâyenin
Hayata umut derken aşk mutluluktu,
Bugüne ayak basmışken
Ruhum ne çabuk düştü lodos kuyularına,
Eller soğuk, kalem yorgun yazıyor seni
Baharı bitiren kanlı sayfaya,
Ufkun tarifi ela gözlerin tabloda
Nur yüzün dillerdedir
Güzelliğin elçisi,
Tatlı sözün hasretimiz
Duymak isteriz sesini,
Ak yüreği kurmak için
Verdiğin o davet
Bindiğim gemi
Uzak denizle ıslanandı,
O çılgın maviyle
Parlatılan güvertesi vardı,
Mehtap yüzüme aşk
Denize gülleri seriyordu,
Ömür pırlantası olan
Bu şehirden giderken
Piyano ve kemanı
Ellerin ve
Kollarındaki aşk dolu yıllara
Bırakacağım,
Hatıraların sıcak yörüngesinde
Ben yıldızların sayfası,
Yine yüzünü getiriyorum masum ruhuma,
İlkbahar buselerini alnıma veren dudaklarında
Kır çiçekleri duruyor mu?
Piyano yüreğim
İkinci çocukluğun karamsarlığı isen
Tebeşir tahtalarında
Öfkelerin gerisinde öğreneceğin
Uzun dersler var,
Üç beş günlük ayakta duran
Can mücadelem çoğalırken,
rüya gibi ifadeler,tebrikler