Birgün sahabeler oturuyordu,
Risalet-i penahta,bir zat çıkageldi!
Elbisesi bembeyaz,saçları simsiyah,
Uzaktan gelen bir yolcu gibi,
Ama üzeri tertemiz,yolculuktan eser yok,
Kimse onu tanımıyordu,
Sıradan biri olmadığı belli,
Selam verip oturdu,
Kırkında gelen dost gibi .
Resulun huzurunda,
Elleri dizlerinde,
Dizleri, Resulun dizlerine değecek şekilde,
Ve Resule seslendi,Ya Muhammed ( sav ) !
İslam nedir?
Bana islamın ne olduğunu söyle!
Rasûlullah (s.a.s.): buyurdu;
İslâm; Allah'tan başka ilâh olmadığına,
Muhammed'in de Allah'ın Rasulü olduğuna şehadet etmen,
Namazı dosdoğru kılman,
Zekâtı vermen,
Ramazan orucunu tutman
Ve gücün yeterse Beyt'i hac etmen.
Soruyu soran zat: "Doğru söyledin." dedi,
Soruyu sorup tasdik edince,Sahabe hayret etti.
Ya Muhammed (sav ) !
Bana imandan haber ver?" dedi.
Rasûlullah (s.a.s.): Âllah'a,
Ve O'nun;
Meleklerine,
Kitaplarına,
Peygamberlerine,
Ahiret gününe,
Bir de kadere,
Hayrına ve şerrine inanmandır." buyurdu.
O zât yine: "Doğru söyledin." dedi.
Tekrar sordu, Ya Muhammed ( sav ) !
İhsan nedir?
Rasûlullah (s.a.s.):
Allah'a,
O'nu görüyormuşsun gibi ibadet etmendir.
Sen onu görmesen de,
O seni muhakkak görür." buyurdu.
O Zat "Bana kıyametten haber ver?" dedi.
Rasûlullah (s.a.s.)
Bu meselede kendisine sorulan,
Sorandan daha çok bilgi sahibi değildir." buyurdu.
O halde bana alâmetlerinden haber ver." dedi.
Peygamber (s.a.s.):
Câriyenin kendi sahibesini doğurması,
Ve yalın ayak, çıplak, yoksul koyun çobanlarının,
Bina yapmakta birbirleriyle yarışması" buyurdu.
Bundan sonra o zat gitti.
Allah Rasûlü "Ya Ömer!
O soru soran zatın kim olduğunu biliyor musun?" dedi.
"Allah ve Rasûlü bilir." dedim.
"O Cibrîl'di.
Size dininizi öğretmeye gelmişti."
Kayıt Tarihi : 23.11.2025 16:37:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!