Ceplerinde Mavi Düşler Taşıyan Kız
Bir zamanlar,
gökyüzü mor, yeryüzü pamuk şekeri gibiyken,
küçük bir kız yaşardı bir kasabanın
en eski sokaklarından birinde.
Bu kızın adı yoktu,
çünkü ismini her sabah yeni bir düşle değiştirirdi.
Ama herkes ona Düşçü Kız derdi,
çünkü ceplerinde para değil,
mavi mavi düşler taşırdı.
Her sabah,
saçlarını rüzgâr tarardı,
gözlerini sabun kokusu açardı,
ve her güne başlarken
önce bir mavi düş seçip cebine koyardı
kimi zaman bir salıncak,
kimi zaman bir kuş tüyü,
bazen de yağmurdan arta kalan bir gökkuşağı.
Bir gün, elma şekeri almak için
mahallenin eski bakkalına gitti.
Camın ardındaki bakkal amca gülümsedi
Ücreti evlat? dedi.
Kız avuçlarını açtı
Bende para yok ama düş var,
istersen birini seç al.
Masaya döktü düşlerini
içlerinden biri öyle bir maviye çalıyordu ki
bakkal amca sustu.
O düşte, eski bir salıncak vardı.
Altında çocuklar değil, yıldızlar sallanıyordu.
Bakkal o düşü aldı,
ve o an kasaba biraz daha maviye boyandı.
Kız ise yürümeye devam etti
Elinde elma şekeri,
ceplerinde yeni düşler
Gittiği her yere bir düş bıraktı.
Kimi kaldırım taşının arasına,
kimi kedi patisinin ucuna,
kimi de ağlayan bir çocuğun avcuna.
Ve o günden sonra,
bu kasabada hiç kimse
hayal kurmayı bırakmadı.
Çünkü herkes biliyordu ki
Ceplerinde düş taşıyan biri,
bir gün mutlaka
kalbine de yıldız yerleştire bilirdi.
Azra Nimet Öner
Nimet ÖnerKayıt Tarihi : 3.7.2025 21:15:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu akşam da Yeni bir düşe, yeni bir şiire, yeni bir çocukluk oyununa başlayalım Bir mendil kapmaca oyunu Yoksa taşlardan ev yapıp içine umut mu yerleştirelim Yâda çocuk kalbimizle gökyüzüne dilek fenerleri uçuralim Ceplerinde mavi düşler taşıyan o küçük kızla, kırmızı elma şekerini hiç düşürmeyen o hayal dolu çocukla başlayalım bu yolculuğa. Şimdi siz gözlerinizi kapatın ben yüreğinizden süzülen masalı anlatmaya başlıyorum. İsterseniz yarın sabah onu tren istasyonunda karşılayalım, isterseniz birlikte gidelim yıldızların altında başka bir masal yazalım Çünkü bu sadece bir masal değil Bu, benim kalbimden doğan ve hepimizi çocuk kılan bir düş yolculuğu. Ceplerimiz dolu mavi düşlerle, bir sonraki durakta bekleyelim o küçük kızı. Şimdi iki ayrı düş durağımız var Bir dilek feneri Bir unutulmuş oyuncak İkisi de uzun uzun, içimizdeki çocuğun sesiyle yazıldı.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!