Celal Akpınar Şiirleri - Şair Celal Akpınar

0

TAKİPÇİ

Celal Akpınar

Piyango,altılı,loto,tefecilik,servisiette sarmalların.
Birer birer defter açılıp sorulacak beşeri sapmaların.
Çevreyi mamuride canavarlaştı kaldı haytaların.
Boş geçirdin ömrünü pervasızca saldıra kuşakların.
Yabancı kaldın gençlere ahlakı sevgiyi yaymadın.
İlmi okula mahalline sıhhi yeşilliklere kapımı araladın.

Devamını Oku
Celal Akpınar

İblisi daim dost edinenlere, vah acırım.
Kardeş kardeşe nifak,bela saranlara ahlarım.
Zina,riya iftira kin ve dargın olankara sorarım.
Acun malı, nefsi küfüre arkadaş odur zalımım.
Adalet, aşk ile hizmetler nerede şahlarım.
Irzı, namusu kirletenleri sarhoş sayarım.

Devamını Oku
Celal Akpınar

Zaferi göklerde dalgalanan bayrağıma.
Huşu ile minberden vaazı ekber salahıma.
Muhabbeti sevdayı aşkı beyti natıma.
İhanetli pusu duranlar dokunuyor kanıma.
Emanetin gülü, sahibi tabibi koş alemine.
Ülkemin çevreci çalışma takibi mamurine.

Devamını Oku
Celal Akpınar

Belim bükük, ayağım yalın kilçölabatamı kaldım.
Esen yelden, tubadan kaçıp, acunamı daldım.
Aşkı sevdadan ayrılıp, çölitbarakamı vardım.
İlmi akıldan uzaklaşıp, adaletsizlikten yandım.
Gel bulutlar yoldaşım olsun, yağmur rahmetim.
Turnalara bakıp, dağlarım geçit olsun yabanellerim.

Devamını Oku
Celal Akpınar

Ey faniler, ey Allâh'ın yeryüzünde halifelendirdiği insan, toprağa bakınız, güneşe bakınız, sulara bakınız, kainata bakınız ve intizamlı aleme bakınız. Fakat asla arkanıza bakmayınız.Kimin geldiği önemli değil, kimin gelmediği de....

Unutmayalım, yolcular değişir, yol değişir ama; Menzil değişmez. Yolculara bakıp, yolu tanıma. Yola bakınız ve yolcuları tanı. Yolcular hakkındaki değer tanısını ona göre veriniz. Vahim olan, yolun yolcusuz olması değil; Asıl vahim olan yolcunun yolsuz (ahlâksız) olmasıdır. Hedefsiz, gayesiz, amaçsız, yolsuz, şaşkın, harcaii ve savrulai durumdadır.

'' En doğru yol, en dikensiz yoldur.'' diyenler beni ve sizleri aldatıyorlar. Onlar karanlık evlerinde kaybettiklerini sokak lambasının altında arayan şaşkın ve nefsi dost edinenlerdir. Ey akıl sahipleri aldırma! ...

Devamını Oku
Celal Akpınar

Vesveselere, yalana, iftiraya adım atmışım.
Dedikoduya, arsızlığa koşarcasına sarmışım.
İlime fenne hizmete tefrika katmışım.
Çevreye işgalim, toprağıma yabancı kalışım.
Adalette, cehalette, zilletle har narmışım.
Bulvarımı, sokağımı yeşilsiz bırakmışım.

Devamını Oku
Celal Akpınar

Zalim hırsızları görmeyen gözüm, yakar çarkedişim.
Çamurlu,tozlu caddenin sokağımın yanında mektebim.
Kasabamın kahvesinde boş lakırdılı, riyalı neferlerim.
Kurulmuş uzakta mahalli hizmeti fen getireceklerim.
Dağlar bozkır, yollar ağaçsız, kaldırımlar yokvar.
Altyapı, resmi, özel binalar yeşil dengesiz bulvar.

Devamını Oku
Celal Akpınar

.Tan ağarıyor, kuşlar ve martılar sesleniyor. Sabahın şahitliğini yüksekten haykırmak için ufuklarda süzülürken, bağrış çağrış hep bir ağızdan.

Kiminle?

Seninle, benimle, onunla.

Devamını Oku
Celal Akpınar

Gedik ardı, aykayası, karşısı nerede perverleri
Keklik pınarı, kurt kayası, calbalısı nerede serverleri
Devedüzü, çanakpınarı, karabeli nerede neferleri
Kınık ardı, çaykıyısı, beceki nerede atlıları
Göçerli altı, dövenbükü, zahmanı nerede bekirleri
Lalelisi, kavaklısı, zibeyiri, alıçlısı nerede sevenleri

Devamını Oku
Celal Akpınar

İnanmak, okun kalbe saplanmasıyladır.Aklımızın herhangi bir inancı onaması, inanmak için kâfi değildir. Bir başka elin devreye girmesi ve sizi kendine ait kılması gerekir.Gidip görmeyi çok istediğiniz bir yeri düşünün ve cebinizde beş kuruş yok. Tüm gayretlerinizle bilet parasını bütün etseniz dahi, o yere gitmeniz size bağlı bir şey değildir.Bileti kesen, sizi bir vesaitin içine koyan, gideceğiniz yere sağ salim varmanızı sağlayan bir başka eldir. Evet, Allâh dilediğine inandırır!
Hal böyleyken, bileti kesilen ve gideceği yere varan kardeşlerimiz de, karşılaştıkları bahçenin güzelliğiyle mi ilgili bilemem, çok geçmeden bir kibir başlıyor. Bazılarında, bu güzel bahçeyi herkesle bir an evvel paylaşmak istediğinden oluyor bu.
Bir takımlarında ise, bu bahçeden gayrı bir yer olmadığı, olmaması
gerektiği duygusu, birdenbire totemist bir düşünceye dönüşüveri-
yor. Peşi sıra, '' bahçenin sözcülüğü'', '' bahçenin sahipliği'' gibi,
durumdan olmadık vazifeler çıkarmaya başlıyorlar. Öyle ki, sürekli olarak bir bahçede olduğunu savlayan bu insanlara baktığınızda,

Devamını Oku