ıslanmış bir kağıda buruşmuş bir kalemle adını yazdım, sonra demiştim
bilirsin ya beni
sevgiye buğulu aynalardan bakan,
sürekli ağzında gaipten söyleşi çalkalayan,
"aralık"sız bir yıl, soğukluğu teninde taşıyan bir adamım
belki bir varım, bin yokum
ama beni, senden iyi kimse bilmez
Ben ölürsem akşamüstü ölürüm
Şehre simsiyah bir kar yağar
Yollar kalbimle örtülür
Parmaklarımın arasından
Gecenin geldiğini görürüm
Ben ölürsem akşamüstü ölürüm
Devamını Oku
Şehre simsiyah bir kar yağar
Yollar kalbimle örtülür
Parmaklarımın arasından
Gecenin geldiğini görürüm
Ben ölürsem akşamüstü ölürüm