İçimde, kara külleri savrulur,
Sönmek bilmez bir anız yangınının.
Amansız zelzelelerle yıkılır taş üstünde taş kalmayan cismim.
Gizledim tüm günahları, şatafatlı bir maskenin gerisinde.
Bir dağ hüzün olup çökmüş sanki dizleri göğsümde,
Gecenin alaca karanlığında...
Çaresizce...
Aklıma sana gelmek düştü, kapına.
Açıktı kapın ben varlığımda,
Pencerenden taşıyordu ışık, sanki gel der gibi karanlığın nasibince.
Göz gezdirdim utana sıkıla ve mırıldandım...
Ben geldim, görmedin, işitmedin mi?
Gizli gizli haykırdım nerdesin diye...
Diz çöktüm içeri girince gördüğüm ilk yere, haddini bilircesine.
Çık artık, bekletme beni bu halde!
Ruhumun tükenmez kir ve paslarını sana getirdim,
Bile isteye.
Arındır beni diye...
Gördün mü dara düştüm,
Seni buldum.
Bil! kapına kadar geldim, senin için...
Kayıt Tarihi : 27.5.2025 23:18:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!