Çanakkale Kara Savaşı ( 2'nci Bölüm)

Belgü Kübra
43

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Çanakkale Kara Savaşı ( 2'nci Bölüm)


İtilaf Devletleri, daha önce dile getirilen Çanakkale'nin kara harekâtı olmadan geçilemeyeceği görüşünün bizzat yaşayan şâhidi olarak hazırlıklara girişirler.

İngiliz Bahriye Nazırı Churchill, " Türkler; Çanakkale'yi zorlayan çağının en ileri tekniğine sahip güçlerinin karşısına, âdeta bir kale gibi dikilmişlerdi... Ordunun yardımı olmaksızın filonun başarıyı sağlayabileceği umuduna kapılmıştım. Fakat şimdi bu işte müşterek bir harekâtın zorunlu olduğunu anlıyorum." diyerek, durumlarını ifade etmiştir.

İngiltere, yapılacak çıkarmayı başarılı bir şekilde gerçekleştirmek için İtalya ile görüşür. İtalya, Gelibolu'ya yapılan çıkarma günü Londra'da imzaladığı antlaşma ile İtilaf Devletleri safına geçer. Çünkü İtalya'ya, Trablusgarp kazanımlarından, Akdeniz'de bazı yerler ile 12 ada verileceği vaat edilmiştir.

İtilaf Devletleri (İngiltere, Rusya, Fransa) Ermenilere verdikleri vaatlerle, Ermeni Milliyetçileri, İtilaf Devletleri'nin Gelibolu'ya çıkarma yapacağı nisan ayında isyan ederek (Van, Sason, Bitlis'te isyan çıkarırlar.) terör saldırılarını başlatır. Amaçları Osmanlı Devleti'ni içerden çökertip yeni bir devlet kurmaktır. Buna mukâbil Osmanlı Devleti savaş bölgelerinde teröre bulaşan unsurları Suriye ve Halep'e göndermeye yönelik "sevk ve iskân" kânûnunu çıkartır.

Çanakkale deniz harekâtında dünyanın en büyük askeri güçlerine geçit vermeyen Osmanlı askerinin ve halkın kuvve-i manevîyesi iyiydi. Osmanlı Devleti, İtilaf Devletleri'nin Çanakkale'ye geçmek için kara harekâtı hazırlığı yaptığını istihbâri bilgilerle öğrenir. Buna mukâbil askeri tedbirlerini alır. Beşinci ordu kurularak komutasına Mareşal Liman von Sanders getirilir. Gelibolu çevresinde çıkarma noktaları tespit edilerek önlemler, tedbirler tek tek alınır.

Askerler İtilaf Devletleri'nin saldırıları öncesi Gelibolu'da hazır hâle gelmiştir.

İtilaf Devletleri'nin çıkarma harekâtı 25 Nisan 1915 sabaha karşı başlamış. Avusturya ve Yeni Zelanda askerlerinden oluşan Anzak Kolordusu, Kabatepe'nin kuzeyi Arıburnu'na; İngiliz kuvvetleri, Seddülbahir'e; Fransızlar, Kumkale dolaylarına çıkmışlardır.

Türk ordusu tüm gücüyle mücâdelesini sürdürmüştür.

Kumkale harekâtı Ruslar ile Fransızların kıyıyı şiddetli bombardımanı ile başlar. Buna karşılık Alman Tuğgeneral Weber komutasındaki 15. Kolordu önce bölgeyi savunmuş sonra Fransız askerlerine saldırmış, düşmanlarımızı sıkıntıya düşürüp, akabinde Türk kuvvetlerinin hücûmları ile Fransızlar'ı sarsıp, Kumkale'yi boşaltmaları sağlanmıştır.

25 Nisan Anzaklar, Kabatepe ile Arıburnu'na çıkmışlar. Onları Osmanlı Beşinci Ordusu'nun 19. Tümen'in Komutanı Yarbay Mustafa Kemal karşılar. Mustafa Kemal, "Ben size, taarruzu emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum! Biz ölünceye kadar geçecek zaman zarfında yerimize başka kuvvetler ve komutanlar kâim olabilirler." emrini 57. Alay'a verir. Bu coşku ile Mehmetçikler düşmanı geriletir.

Mustafa Kemal , "Benimle beraber burada muhârebe eden bütün askerler kesinlikle bilmelidirler ki bize verilen namus görevini tam olarak yerine getirmek için bir adım bile geri gitmek yoktur. Rahatlıkla uyumak yolunu aramanın, bu rahatlıktan yalnız bizim değil bütün milletimizin ebedî olarak yoksun kalmasına sebep olacağını hepinize önemle hatırlatırım. Bütün arkadaşlarımın fikir birliğinde olduğuna ve düşmanı denize dökmedikce yorgunluk belirtisi göstermeyeceklerine şüphem yoktur." diyerek, içinde bulunulan durumu ve inancını belirtir.

General Hamilton; Seddülbahir kıyılarındaki Zığındere, İkizdere, Teke, Ertuğrul, Marta koylarını asıl çıkarma yeri olarak seçmiştir.

İtilaf Devletleri'ne ait kara güçleri Seddülbahir'de belirlenen mevkilere çıkmış, aldıkları sürekli takviyelere rağmen ağır zâyiâtlar vermekten kurtulamayıp, durdurulmuşlardır.

Ertuğrul Koyu'na çıkan İngiliz birliğini, eski silahlarla Yahya Çavuş'un takımı karşılar. Üç ay çok kanlı süren savaş, göğüs göğüse, süngü hücumları, karşılıklı taarruzlarla sürmüştür.

Zığındere Muharebesi süngü hücûmu şeklinde pek kanlı geçmiş, zâyiât oldukça ağır olmuş, her karış toprağı vatan evlatlarının kanıyla sulanmış olduğundan buraya "Şehitler Sırtı" adı verilmiştir.

İtilaf kuvvetleri bütün silah, teçhîzât üstünlüklerine rağmen hedefleri olan Alçıtepe ve Kirte'yi ele geçirememişler. General Hamilton, Kirte bölgesini almak için İngiliz birliklerini harekâta geçirmiş, Türkler'in karşı taarruzu yan ateşleriyle püskürtülmüşür.

11 Mayıs'ta Harbiye Nazırı Başkomutan Vekili Enver Paşa, Çanakkale'ye gelir cepheleri dolaşır. Beşinci ordu Komutanlığına İngilizleri denize dökmesi için karşı taarruzla emir verir. Saldırı Mareşal Liman von Sanders tarafından 19 Mayıs'ta başlatılır. Anzak güçlerinin şiddetli müdâfaaları kesin başarı imkânı bırakmaz. Her iki tarafta birbirini zorlayarak, yıpratır.

25 Nisan 1915 Seddülbahir ve Arıburnu bölgelerinde İtilaf Devletleri, kesin sonuca ulaşmak maksadıyla yeni harekât planı hazırlar. Bu çerçevede Suvla (Anafarta) sahillerine çok fazla sayıda asker, hayvan, askeri techîzât, sloop çıkarma araçları kullanarak Anafartalar bölgesinde yeni bir cephe açarlar. Yeni kuvvetleri buraya takviye ederler.

Bu gelişmeler üzerine 5. Ordu Komutanı Liman von Sanders, eldeki güçlerini Anafartalar Grup Komutanlığı adı altında yeniden düzenler. Komutasına 8 Ağustos'ta, 19. Tümen Komutanı Kurmay Albay Mustafa Kemal'i atar. 9 Ağustos'ta Mustafa Kemal'in emriyle İtilaf güçlerinin saldırıları geri püskürtülüp, Birinci Anafartalar Muharebesinin kazananı Türkler olur. Bu başarısından dolayı Kurmay Albay Mustafa Kemal'e "Anafartalar Kahramânı" unvân'ı verilir.

Anafartalar Grup Komutanı Albay Mustafa Kemal; 10 Ağustos 1915 Conkbayır'da, taarruz emrini verdikten sonra, gözetleme yerinde harekâtı izlerken, bir şarapnel parçası göğsünün sağ tarafındaki cep saatine isabet eder. Saat parçalanır. Mustafa Kemal'e bir şey olmaz.

İtilaf güçleri 21 Ağustos'ta yeni bir hamle yapar. İkinci Anafartalar Muharebesinin gâlibi yine Türk güçleri olur.

Çanakkale Muharebelerinde, Güney Grubu Harekât Şube Müdürü Yüzbaşı Mehmet Nihat, "Çanakkale Muharebelerinde asıl kuvvet insandır ve onun maneviyâtıdır. Madde ise ancak bu maneviyâtı takviye eden ve sonuca giden yolu açan talî kuvvettir." diyerek, ifade etmiştir.

General Hamilton, Akdeniz Seferi Kuvvetler Komutanlığından alınmış; yerine tayin edilen General Charles Monro, zaman geçmeden cephede incelemeler yaparak, Çanakkale'de başarı imkanlarının bulunmadığını Savaş Bakanı Harbiye Nazırı Lord Kitchener'e bildirir. Lord Kitchener; Kasım 1915'te bölgeye gelip bizzat gözlemleyerek General Monro ve Anzak ordusu Komutanı General Birdwood'la görüşüp, Çanakkale'de başarı ümitlerinin kalmadığını, bölgeyi tahliyeden başka çıkar yol olmadığını anlayarak, Gelibolu Yarımadası'nı boşaltırlar. İtilaf Devletleri'ne ait ordular Anafartalar, Arıburnu, Seddülbahir'den çekilirler.

Küçük bir yarımada olan Gelibolu'da tarihin en büyük savunma savaşı olmuş, çağın en gelişmiş ülkelerinin modern silahları karşısında yıkılmak üzere olan bir devletin ve milletinin gösterdiği direnç, sahip oldukları inançla büyük zafer "Türk Milleti''nin olmuştur.

Çanakkale, "Vatan Sevgisi'' nin ne demek olduğunu Dünya güçlerine öğretmiştir.

.

Belgü Kübra
Kayıt Tarihi : 18.3.2025 17:44:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!