Çağrı Murat diyelim. Fazlasına lüzum yok.
Bir adam düşünün; on beşinde.
Bu ne böyle; ne perhiz ne lahana ne bir turp.
on beşinde mi olunur ki adam?
Sahi ne demektir ki adam olmak, on beşinde olunamaz?
Sabahleyin işe gidip akşama kadar it gibi çalışmak mı veya yan gelip yatmak, fosur fosur uyumak mı?
Eğer sizin ideal gördüğünüz şeylerse adam olmak.
ne fark eder ki?
öncelikle umudun olmak zorunda.
yoksa herkes diler mutlu olmayı.
ne gereği var, anlam yoksa sonunda?
garip şey hayat.
kırgınım bu aralar rüyalara
hiç mi düşünmez de uğramaz oldu buralara
kırgınım bu aralar kuşlara
hiç mi çırpınmaz da geçmez oldu yanımdan
şimdi kaldır başını göğe, al derin bir nefes
bir tanrı düşleyelim.
öyle ki; beni kusursuz yaratsın.
sonra diğer kusursuzlar henüz çocukken bir parçamı kesip alsın.
öyle ki; beni sarı saçlı, güzelce yaratsın.
sonra diğer güzeller baskıyla saçlarımı kapatsın.
derin bir intizarla başlamak isterdim
hali hazırda bi’çare köşeye sıkışmışken
yahut rahatça uyumak da isterdim
kopasıca kafamı migren baskılarken
ne ben şairim ne de şiir deyin bu yazdıklarıma
yüksel, yüksekliğine elem değmeyene dek
ve unutma, ki yitirme güçlerini
diren, direnişin göğü yırtana dek
ve gülümse, hep gülümse
ki kimse göremesin düşlerini.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!