uzanıp
milyonlarca yıl geriden
tuttu elimi
sarıverdi sımsıkı suskun yüreğimi
inledim
şiddetle
sessizliğin kahreden hakimiyeti
son buldu tutsaklığı Ares'in
savaşlar başladı içimde
tutamadı kendini Kybele
bakir topraklara döküldü gözyaşları
kokusu doldu ruhlara
yeryüzüne
durakları olmayan bir yolculuk sessizlikle
aklını çeldim Eros'un
oklar attım yüreklere
çılgınca
keşfedilmemiş sevdalara kazıdım adımı
bilmedi hiç kimse
döndü dünya
döndü
döndü!
başını döndüren ıssız bir bekleyiş senelerce
hiç yasaksız sevişti sözcüklerim hayallerle
uzandım gökyüzüne
tutuverdim düşmesin diye
Atlas şimdi izinde
maviye bulandı parmaklarım
dokununca okyanuslara
baladlarını dinledim deniz kızlarının
yakamoz akşamlarında
kimsesiz maviliğimin uysal fısıltılarının melodisi
ateşi ben çaldım Prometheus'tan
tek tek çalıyorum kapılarını ölümlülerin
bir kıvılcım bırakıp
kaçıyorum sonra
habersizce
ve
senin de çalınacak kapın
karşında olacağım
elimde sönmeyen ateşim
sessizce...
şimdi
uçuk kaçık iki yaşam var ellerimde
biri senin için
diğeri bana
sana farklı bir güneş seçti Zeus
aldı benim güneşimi günümden
kendi ışığımla aydınlık dünyam
elimde bir kadeh
her gelene ikram ediyorum
bir yudum aşk tılsımı
büyüsü bende
yüreği kimde?
...
Düzenleme: 01.04.2006
Atilla GülerKayıt Tarihi : 1.4.2006 23:40:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!