Bilir misin?
İdam mahkumunu nasıl yakar
Damarlarında dolaşan kanı
Ve nasıl karıncalaşır
Beyninde hatıraları.
Sıcacık ellerin değdi Küleğe
Bir ufacık tohum düştü toprağa.
Büyür gayri çınar uzanır göğe.
Bir ufacık tohum düştü toprağa.
Uzaktan gelen can kardeşlerim.
Sen benim misin, değil misin?
Bilmem ki sen benim neyimsin?
Dokundukça inliyor sesin,
Sanki billur sesli neyimsin.
Kalbim atıyorken, Sen! Sen! Sen!
Benim gibi, bir deli
Düş var mı başınızda.
Hayal ile bezeli
Diş var mı aşınızda.
Düştüm evvel zamana
Güzel bir yâre düştüm ben ki aşkımdan sefîl oldum
Mükerrem bir nîgar sandım, gûlam düştüm gâfil oldum
Teayyüş kâmı aldım ki câlibtir o can güdaz
Sanırsın sen, ölümden ayrı kaldım, müstakîl oldum.
Verse yar gülzâra hüsran, bahtıma gelmez zevâl
Gayzı bilmez, karşılar gönlümde ferağ-ı bâl
Öyle dilberdir ki nâçar kaldı gönlüm uğruna
Bir taraftan aşk sekerâtı diğer yandan şu bâl
Yiğidin tahammülü
Nazlı gülün bülbülü
-Olmasaydı olmasaydı
-Olur muydu?
Bir tenha vakitte
Gölgeye sığınmak:
Yorulmak değil
Diriliştir,
Tandırda kavruluştan,
Güneşin avuçlarında
Hani benim idin ölüme kadar
Şimdi ölüm kokar senin nefesin.
Hatırlanmaz oldu sonuncu bahar,
Estirir sonbahar, senin nefesin.
Sızar iki damla dertten derine
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!