IV
İncilin Vahiy bölümünde der ki “Şeytanın tahtı Bergamadadır.” Bergama akropolisinde beş tane tapınak var. Peki hangisi şeytanın tahtı? Kendini bir şey sanan Bergamalı tacirlerden biri bir gün bir toplantıda bu tahtın Zeus Sunağı olduğunu söyledi. Neye uğradığımı şaşırdım. Ama aramızda o an için var olan hiyerarşiden dolayı sesimi çıkaramadım bir türlü.
Ey dostlar işitin! Buradan ilan ediyorum. Bu taht bir Olimposlu için değil de asıl adi Roma imparatorlarından biri olan Trajanus için dikilmiş olan Tarajan Tapınağıdır. Beşeri nefsin zalimce ikinci kez katmerlenmesidir bu. Bu tapınağın hala akropolisin en mamur yapısı oluşu acı veriyor insana. Zeus Sunağını ise tam aksine melekler inşa etti. Bu yüzden som bir ruhtur Zeus Sunağı. Cennetteki evlerinden bizzat inen melekler, Galatlara karşı verilen namuslu mücadeleye adanan bu sunağa o devre kadar görülmemiş bir inceliğe ve ifade gücüne sahip kabartmalar işlediler. Bunu onlardan başkası da yapamazdı zaten. Ve melekler, şeytanın tahtı olmak şöyle dursun ruhun yeryüzündeki timsallerinden biri sayacağımız bu tapınağın içini de silme aynayla doldurdular. Zeusun hiçbir suretine yer vermeden. İşte bunu düşünmek lazım.
keder yüreğe konanda
sular çekilir ıpıssız
eli boş karanfil
çekinmeden sorana
ok menzilini dövende
Hayıflanmayın fazla hanımkişiler
Erkek ezelden beri kandırmıştır
Bir ayağı denizdeyse öbürü kıyıdadır
Bir kararda durmaz hiç
O halde pek çekmeyin iç
Salıverin gitsin
Mertçe tısladı azimle ısırdı
Fareye bile razı oldu
Onu dahi temizledi pakladı
Horlandı tükürüldü ürküttü
Ne zaman ki yuvaya döndü
Bin üzülüş içinde kıvrandı da
gezindim bıyık burdum
çay konana davettir
yaş döktüm koynuna
inci inci bardağımdan
bir alto hasadı aktı
üzgün üzüm üzerine
yayılmış kızıl kadife
zaten ayyuka çıktıydı
ömrümüzü devşiren
bahtlı bahar bahrinde
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!