Bu Şehrin İhanet Pazarında Ölü Sevdalar ...

bu mısralar, yazacak fazla bir şey bırakmamış, kalabalıklardaki yalnızlık ancak bu kadar güzel anlatılabilirdi.

tebriklerm çok... çok... Canan hanım.

Sadakat vakti değil dedikleri
Para pula itibar var
boşuna değil bu secdeler
Namaz kılmazlar
oruç tutmazlar
Çıplak gezerlerdi onlar
Maddiyat almasalar
Aşk sevda boştur onlara
Gözlerini bürümüş para
Timsah gözyaşı dökmediler mi?
Bir zamanlar
Hepsi içten pazarlıklar
Kahretsin kahrolacak da bu düzen
kötüyü tutan imanı dini İslam-ı ezen
Bunların beyinlerinde yatan ŞEYTAN
EVET ŞEYTAN

KUTLARIM GÜZEL ŞİİRİNİZİ SEVEREK BEĞENEREK OKUDUM ÇOK ŞEYLER ANLATIR ANLAYA BİLENE YÜREĞİNİZE SAĞLIK ON ANT YILDIZI DA BENDEN

Canan Hanım!
yine dolu dolu yine yüklüce yüklü dizeler erbabesine selam olsun muhabbetle tam puan

dün bugündü bugün dündeyim
ben bent olmuşum sendeyim,
hala beşeriyet ile aynı handayım,
diller, tenler, canlar ayrı ayrı,
haziran bir, haziran hazirandan ayrı
ben ucu yanık mektuplardaki küldeyim.........Bilal ÖZCAN

Bu sabah *sanki beni anlatıyormuş* gibi düşündüğün başarılı çalışmayı, iki üç kez doya doya okudum.

İlk dizesinden son dizesine kadar; şiirdi anam, şiirdi bacım, şiirdi be kardeşim şiirdi işte... Bazen düşünüyorum da, her gün sekiz on tane şiircik döktürmektense, oturup esaslıca çalışarak 'uzun bir aradan sonra' böylesi etkilemk insanı....

=Her köşesinde yanan aşk var
Bu şehrin ihanet pazarında ölü doğar sevdalar=


Bu dizeleri okuyunca insanın *gerçek diyebildiği gerçekler* geliyor aklına. Yapmacıklık, anlamadan anlıyormuş görünmeye çalışma; tıttın dolaşan yetkinsizliklerin avlamaya çalıştığı düş balıkları!.. Ve gerçek sevdaların kuruttuğu, et, kemik, damar, kan... Söyleyin bana ey şairler; bu şehirde daha ne yapabilir insan?.. Genizlerin yanar, toz, duman gaz... Anblayana şiir, anlamayan davul zurna az...

İçtenliğimle kutluyorum. Teşekkürler, teşekkürler ve başarılar...++

Duygulanarak okuduğum değerli eserinizi ve o güzel, şiir dolu yüreğinizi canıgönülden alkışlıyorum Sn Akpınar..

Kaleminiz yüreğiniz daim olsun dileklerimle..
Saygı ve Selamlarımla..

''Bu günleri de gördü ya bu gözler
Kurusun dilim, anlamsız artık sözler.....


Bizleri böyle isyankar eden nedir? Neden yazılmaz sevdalar, neden kurutulur fidanlar? neden kırılıverir filizler ta başından? Açmadan solar goncalar...
Nedenler, niçinler, nasıllar peş, peşe birbirini kovalar zihnimizde. Bunca aymazlık karşısında suskun kalışlara anlam yüklemek çok zor, şiirler pencereler aralar, ancak görünen hep karanlık, hiç görünmüyor yıldızlar. Karasından bulutlar sarmış dört yanı şehir ağlar, şiir ağlar, şair ağlar...
Oysa Haziran'lar ağlatmamalı, kırlarında koşmalı sevdalılar, çocuklar uçurtmalarını uçurmalılar, salıncaklar boş kalmamalı doluşup oynamalı çocuklar... Çalınmamalı çocukluklar...
Şehirler ağlamamalı, insanlar ağlamamalı, korkunun hükmü olmamalı geceye;
Aydınlık olmalı yarınları...
Şehirler ağlamamalı, şiirler ağlamamalı, şairler ağlamamalı...

Sevgili Canan Hanım Dostumu sonsuz kutluyorum. Şiirin başlığı bile başlı başına koca bir şiir. Her mısraya nice şiirler yazılır... Sayfalarca yorum geçer gönülden...
Şiirin pınarından bir damla nasiplenme adına defalarca okunur ve koca yürekli dosta nice teşekkür az olacağı inancımla...
Saygılar şiire ve şiir yürekli Dostumadır...++

Bu günlerde gitmelere dair pek çok şiir düştü siteye. Gitmek, Ama nereye?... Düşündüm de bazen; ' Durdurun dünyayı, inmek istiyorum ' diye çığlık çığlığa bağırası geliyor insanın aynı isimli şiirimde olduğu gibi. Bir şiirimde de, bir gün batımı gitmek istediğimi yazmışım.

İnsanlar gitmek isterken önce düşünseler. GİTMEK... AMA KİMDEN?... Kendinden kaçabilir mi insan?... Gittiğin yere sevdiğini de yüreğinde götürüyorsan şehrin ihanet pazarındaki ölü doğan sevdalara rağmen o zaman gitmenin ne anlamı var?...

İnsanlar vardır;
Gelip geçerler hayatlarımızdan …
Kimi depremlerle gider, kimi fırtınalarla…
Ben kalanlardan yanayım…
Gitmeyenlerin sadakatini ve sabrını severim,
Sarılıp bırakmayanların sıcaklığını…


diyor Şems-i Tebrizi Ben de kalanlardan yanayım.Haziranların suçu ne?...

Kutluyorum Bu güzel şiirinizi ve sizi sevgili Canan Hanım' cığım. Tüm içtenliğimle...

bu Haziran başkaydı içini döktü

'/İnsandan çok renkli camlardan kendisine bakanları var
Düşleri öğüten dişlileri var bu şehrin
İnsandan çok taksiler geçiyor geceleri bu şehrin sokaklarından
Sevdaları öldüren ketum laflar dökülüyor
Bu şehrin dudaklarından…/

Bu şehir uyumuyor
Bu şehir dinlemiyor, duymuyor
Bu şehir eksik
Bu şehir aç, doymuyor!

/Bana benzer bir yanı yok bu şehrin/ '

Evet Canan Hanım.... 'Bu Şehir' derken ben bir şiirimde, nasıl da benzeşiyor yakınmalar..
Şehirlerle nefes alır insanlar.. Şehirlerle beraber yaşar bütün insani hisler, dostluklar, sevdalar...
Ve kişiler de etkilenirler, yansıtırlar işte... Gitmelerin önündeki engeller bile nasibini alır, böyle şiirler yazdırır şaire...

Harikaydı... Çok etkili bir şiir, kutlarım sizi ve şiirinizi Canan Hanım..