Böğürtlen ve Süt
Böğürtlen süte dedi ki:
“Bana dokunsan,
Ve beni köpüğünün içinde saklasan isterdim.
O zaman öğrenirdin beni,
Bir orman gecesinin fısıltısı gibi —
Hiçbir şişede anlatılmamış halimle.”
Süt gülümsedi, dalga gibi nazikçe:
“Ama sen dikenli bir sır gibi duruyorsun,
Ben ise bulutlardan damladım yere.
Ben sütüm — usul usul akan,
Senin o yoğun karanlığına değmekten çekiniyorum.
Ya seni öperken lekelenirsem?
Ya beyazlığımda senin hüznün çiçeklenirse?”
Böğürtlen hafifçe kıpırdadı,
Yapraklarının arasında sabırla sakladığı cevheri göstererek:
“Karanlığımın içinde yıldızlar var;
Ben kolay çözülmem, kolay sevilmem.
Ama eğer sabırla, şarkıların gibi içime işlersen,
Göreceksin —
Yalnız gecelerin tattığı
Bir düşüm var içimde.”
Süt biraz daha yaklaştı,
Üzerinde ay ışığı titreşerek:
“Ben masallarda bile böğürtlene rastlamadım —
Hep elmaları, armutları duydum.
Ama senin kokun…
Eski zamanlardan bir hikâye gibi.
Sessizliğin bile şarkı söylüyor,
Bir çiçeğin sabahı bekleyişi gibi.
Belki de,
Karışmak korkulacak bir şey değil —
Belki birlikte yeni bir masal oluruz.”
Kayıt Tarihi : 9.6.2025 23:19:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
beğeni ile okudum
dilinize sağlık
TÜM YORUMLAR (1)