Bir yıldızdın sen
Benim yıldızım
Adın adımdı benim
Seni seyrederken ben
Başım ellerimde
uzaklara dalardım
Sen sarılarına beyazı taç yapardın
Ben beyazlığına hayallerimi
Seviyor seviyor seviyor yine seviyor yeniden seviyor
Son yaprağını kopardığımda farkederdim sarılığını
Sararıp solduğunu, can olduğunu, yok olduğunu
Güneşlerim solardı, çıkmazdı yıldızlarım
Kırbaçlar vuruldu en asil duygularıma
Sevgi paramparça muhabbet paramparça
Mızraklar atıldı düşünce mehtabıma
Akıl paramparça fikir paramparça
Girdiler mutluluk tüten ocaklarıma
Ölümdür
Bütün dünler bugündür
Altı üstü düğümdür
Kimine zulüm
Mevlana'ya düğündür
Ölümdür
Sen gidersin
Ölüm gelir bu kente
Anlamı olmaz kavgalrın
kırılır yüzleri aynaların
İlmik ilmik sökülür bütün kilimler
Makamlar terkeder şarkıları
Sen Ömer’in hikayesini bilir misin?
Bir ahın binlerce kez devirdiğini yüreğini
Körpecik dimağında yanan ateşleri
Ateşleri körükleyen düşleri bilir misin
Sen Ömer’in ak bir sevdanın peşinden
Önceleri hiç idi her şey
Zerre ettin
Yön verdin
Yol açtın
Derya eyledin
Lutfettin alem olduk
Önce ölümü sevdim
Sonra ölüme can veren meleği
Ölümden de melekten de vazgeçtim
Herşeylerden vazgeçtiğim gibi
Önce gül rengi dudaklarını sevdim
Yeşil cami önünde
Ondört kestane ağacı
Sabah verdikleri tekmil selamı
Bir muallimden geri alırlar
Vakit gece yarısı
güneşi ısıtmıyor
ve üşütmüyorsa kışı
zamanı gelmiştir
terketmeli bu diyarı
gitmeli bu yerlerden
gönül çoktandır uçtu
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!