BİR YAĞMUR YAĞAR BELKİ
Küçük suların tarihle yüzleşmesi midir aşk dönüşü yolculuklara yazılan yalan
Yok değil
Yalın yaralarım oldu tuz ile özdeş
Kim bilebilir ki açık kapının sırrı gül karası çarşaflar gibi kör
Bir bakire pişmanlığı bu senin ki
Olsa da bir olmasa da bir artık
Duvarın yalnızlığında haylaz bir çocuk sesi
Beni bırakıp gitsen
Ne kadar aynası varsa unuttuklarımın
Birazdan sırlarını dökecek bir yağmur yağar belki
Şu köşeyi dönsem orası senin köşen daha ötesi yine senin
Sonrası bir kadın hüzünlemesidir sokağına çıkılan
Biraz da senin olsun acının ucundan tut
Ak çarşaftan yorgun dönen ağır bedenlerimiz
İster aşkın suyuna dökülsün
İster güneşin çocukluğunda yıkansın günlerimiz
Böylesi daha iyi gittiğim yerde kalamıyorum ya
Tek başıma yürüdüm bunca yolu
Bana bahar değil leyleğin ezberindeki
Ölümü sürgün ettim yazdan kalan ne varsa
Bu günlerde nasılsa kir yalanla büyüyor fesleğen
Hesabın içinden al moru duvarla taşı kıyasla
O bile değil kendisi
Bırakıp gitsem
Sokağın boşluğuna kırmızı bir yağmur yağar belki
Uzun bir yolculuktur alnından öpülen gece
Birkaç gömlek seyre durmuş kan lekesi göğsünde
Büyük yalan daha büyük ve daha da büyüdükçe
Uzaklık korkusu başlar taş gölgeyi beklerken
Kör gözlü yalnız dilber sokağa düşen bu hayat
Sonrasında
Bir yağmur yağar belki çocukların gülüşünü gördükçe
16 Temmuz kuzguncuk 2017
Kayıt Tarihi : 10.5.2021 21:37:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

ve final nasıl da acıttı içimi umuda koşmasına rağmen
çok çok beğendim şair
TÜM YORUMLAR (1)