Bir sabah karanlığında kaldı özlemim
Uzun ince yollar alıp götürürken beni
Hasret dolu kaldırımlarda kaldı gözlerim
Ağladım dönüp ardıma sana son kez bakarken
Suları çekildi can ağacımın kökünden
Ellerimi bırakırken ellerin gören ağladı benimle
Bir sen yalnız ağladın
İnce bir duman gibi bu şehir üzerinde dağılıp giderken
Oysa vuslata gün saymakla geçmişti ömrüm
Boşa koysan dolmaz artık gülüm
Gülüşünde gülistan görmüşüm
Gelmek istiyorsa buyursun gelsin ölüm
Cananın cismi yanımda bir an yoksa eğer
Bilmem bu kaçıncıdır yakıyor hasretin
Mahzun melül ardıma baka baka gidişimle
Bilmem bu kaçıncı kez acıları yıkadım yaşlarımla
Bilmezmisin açmadan solor acının çiçekleri
Bilmezmisin hasreti alıp götürmüyor ırmaklar
Ömrümün amansız demindeyim yorgunum
Tüm mevsimlerin sonundayım dargınım
Sararmış yapraklarımı döküyor hayat
Hadi gel yüreğim buz kesmiş üşüyorum
Mevsim sonbahar aylarda eylül var
Gel yüreğimin son şiir ol
Yazsın ikimizi hece hece mısra, mısra
Belki bir daha gelmeyebilir ikimize bahar
Gel tut ellerimi bütün bulutlar dağılsın
Gözlerimiz çocuklar gibi şen içten gülsün
Her sabah anlımdan öp uyandır beni yar
Mevsimler nasıl geliyorsa gelsin
Dünya nasıl dönüyorsa dönsün
Yanık kokulu yüreğim ıtrınla dolsun
Gel bu hikayemiz yarım kalmasın
Hadi gel..............?
30/09/2024
Kadri KırmızıtaşKayıt Tarihi : 4.10.2024 21:11:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!