Bir duvarın hatıra defteri Şiiri - Yorumlar

Cevat Çeştepe
1244

ŞİİR


147

TAKİPÇİ

/bir gün kapım açılır ve içeri siz girerdiniz/

sizinle beraber bir de tarifi zor, merhaba girerdi ki içeri
yüreğim şenliği saklı çocukluk olurdu, bayram günlerinin.
hoş geldiniz derdim susarak, ama siz duyardınız sesimi
ve bana en yakışan rengini seçerdiniz, giyeceğim elbisenin.

Tamamını Oku
  • Kemal Polat
    Kemal Polat 01.03.2012 - 01:55

    Zaman içinde; gün gelir düşkünlük halleri de yaşar insan. İnzivaya çekilmişçesine hapseder kendini stemeden, hiç kimsenin umurunda olamadığı yalnızlıklara.
    Bir ayak sesi, oda kapısının tıkırtısı, bir merhaba sesi ne de güzel gülümsetir insanı.

    Kim sorar ki yorulmuş, kendi dünyasında bitkin insanı, kimin merakında olur ki son sarı yaprağın da düşüşünü bekleyişi.
    Zorlandığı zamanlar için bilhassa gereklidir insana merhabalar, içtenlikli selamlar, bunun da ötesinde, insani duyarlılık. Yaşama gücü verir ve de mutluluk sevinci; bir an da olsa hatırlanmak, aranıp önemsenmek,yalnız olmadığını bilmek.

    En başta, yaşadığımız irili – ufaklı bir dolu yaşam serüvenlerimiz sıralanır önümüzde kimselere görünmeden . İlahi kudretin bir teselli sunumu gibi algılanır da, soğuk sular serpilir yangını beter yüreklere ve de us’lara.
    Ne kadar hesap – kitap yapsa, en doğru mizanları da kursa, bilmelidir insan; bir kırk ikindi zamanın geleceğini ve de şafak vakti biletlerinin kesilebileceğini.

    Bunun içindir değerli şair dostum, tüm zamanlarımızın en büyük doluluklarla, verimliliklerle “vakti zamanında” geçmesini isteyişimiz.

    Harikuladeydi. Mesajları oldukça anlamlı ve de coşkuluydu bu çalışmanızda öncekiler gibi güzel ve etkileyendi.
    Esenlik ve mutluluk dileklerimle selamlıyorum dost şairim sayın Çeştepe dostum sizi.

    Kemal Polat


    Cevap Yaz
  • Ali Özen
    Ali Özen 01.03.2012 - 01:14

    DÜN YAZIMI BİR TÜRLÜ GÖNDEREMEDİM, BUNUN ÜZERİNDEN GRUP ÜZERİNDEN PAYLAŞIM YAPTIM. YAZIMIN TAMAMI AŞAĞIDA. İnşaalah bunda bir sorun çıkmaz.

    ...........
    Ben iyi şiir yazamam, üstelik şair bile sayılmam. Ancak iyi şiirden, iyi şairden çok iyi anlarım. Bu bağlamda CEVAT ÇEŞTEPE'nin de çok iyi bir şair olduğunu söyleyebilirim.
    O, Türkçeyi o denli ustalıkla kullanıyor ki, onu kutlamamak elde değil.
    Dizeleri çoğunlukla çok uzun, ama siz bunları bir su gibi okuyorsunuz. ONUN ŞİİR PINARINDAN KANA KANA SU İÇİYORSUNUZ ve bu sizi doyurmuyor.



    '/bir gün kapım açılır ve içeri siz girerdiniz/

    sizinle beraber bir de tarifi zor, merhaba girerdi ki içeri
    yüreğim şenliği saklı çocukluk olurdu, bayram günlerinin.
    hoş geldiniz derdim susarak, ama siz duyardınız sesimi
    ve bana en yakışan rengini seçerdiniz, giyeceğim elbisenin. '

    Bir insanın gelişi bundan daha güzel anlatılabilinir mi? Şiir size insan sıcaklığını ve duyarlılığını da getiriyor. İnsanın içeriye girdiğinde bıraktığı izlenim sizi de sarıp sarmalıyor.
    Cevat Bey’in anlatımı ne kadar özgün. İçten ve doğal.
    Kolayca söylenildiği sanılan aslında söylenilişi daha doğrusu bulunuşu zekaya, yaratıcılığa dayanan sözler vardır. Edebiyatımızda buna
    SEHL-İ MÜMTENİ, SANATI denir. Söylenmesi kolay göründüğü halde, benzerinin yazılması veya söylenmesi çok güç olan sözlere ya da yazılardır bunlar. Örneğin YUNUS EMRE.
    “Ete kemiğe büründüm
    Yunus diye göründüm.” Derken sehl-i mümteni sanatı yapmaktadır. Orhan Veli Kanık’ın çoğu şiiri de buna örnektir. CEVAT ÇETEPE’nin şiirlerinde genellikle dizeler çok uzun. Bu nedenle kolayca söylenmiş görünmüyor. Ancak o, Türkçeyi o denli ustalıkla kullanıyor ki, bana nedense sehl-i mümteni sanatını anımsatıyor.
    Bir beyitte ya da dörtlükte aynı ünlünün çok tekrarlanmasından oluşan ses ahengine asonans sanatı, aynı ünsüzün çok tekrarlanmasından oluşan ses ahengine de aliterasyon sanatı denir.
    Daha ilk bölümde 30 tane “i” sesi kullanılmış. Asonans sanatına çok iyi bir örnek oluşturmuş. “R” sesi 20 kez, ”z, sesi 5 kez kullanılarak aliterasyon sanatı yapılmış.
    “/bir içeri siz girerdiniz/

    sizinle bir tarifi girerdi ki içeri
    yüreğim şenliği, günlerinin. geldiniz derdim siz sesimi
    rengini seçerdiniz, giyeceğim elbisenin. '
    Şiirde şair, duvara insan özelliği vererek kişileştirme ve duvarı konuşturarak intak sanatı yapıyor. Böyle kendi duygularını duvarın ağzıyla anlatıyor. Kapı açılır, içeriye bir insan girer, böylece duvarın tanıklığı da başlar. Duvar gelen insanla birlikte gülümser, onunla mutlu olur. Onu gözlemler, onunla birlikte çiçekler açar.
    Sonra o bir gün o gider, duvarı bir ölüm sessizliği bekler, boş yere birilerinin gelmesini bekler.
    Şiirin başlığından tutun son hecesine kadar özenle yazılmış, gerçekten özgün bir şiir “Bir duvarın hatıra defteri”
    Daha çok durum kesit öyküsüne benziyor, bir mensur şiiri andırıyor. Bu da şairin şiirdeki ustalığının belgesi sanki.

    Şiirin sesleri arasında öyle güzel bir uyum var ki, onun ustalığına şapka çıkarmadan edemiyorsunuz.
    Bence CEVAT ÇEŞTEPE, usta ozanlar kervanına katılmış gidiyor. Diyebilirim ki, Türk Şiirinin zirvelerine tırmanması yakındır.


    Cevap Yaz
  • Ali Özen
    Ali Özen 01.03.2012 - 01:06

    DÜN YAZIMI BİR TÜRLÜ GÖNDEREMEDİM, BUNUN ÜZERİNDEN GRUP ÜZERİNDEN PAYLAŞIM YAPTIM. YAZIMIN TAMAMI AŞAĞIDA. İnşaalah bunda bir sorun çıkmaz.

    ...........
    Ben iyi şiir yazamam, üstelik şair bile sayılmam. Ancak iyi şiirden, iyi şairden çok iyi anlarım. Bu bağlamda CEVAT ÇEŞTEPE'nin de çok iyi bir şair olduğunu söyleyebilirim.
    O, Türkçeyi o denli ustalıkla kullanıyor ki, onu kutlamamak elde değil.
    Dizeleri çoğunlukla çok uzun, ama siz bunları bir su gibi okuyorsunuz. ONUN ŞİİR PINARINDAN KANA KANA SU İÇİYORSUNUZ ve bu sizi doyurmuyor.



    '/bir gün kapım açılır ve içeri siz girerdiniz/

    sizinle beraber bir de tarifi zor, merhaba girerdi ki içeri
    yüreğim şenliği saklı çocukluk olurdu, bayram günlerinin.
    hoş geldiniz derdim susarak, ama siz duyardınız sesimi
    ve bana en yakışan rengini seçerdiniz, giyeceğim elbisenin. '

    Bir insanın gelişi bundan daha güzel anlatılabilinir mi? Şiir size insan sıcaklığını ve duyarlılığını da getiriyor. İnsanın içeriye girdiğinde bıraktığı izlenim sizi de sarıp sarmalıyor.
    Cevat Bey’in anlatımı ne kadar özgün. İçten ve doğal.
    Kolayca söylenildiği sanılan aslında söylenilişi daha doğrusu bulunuşu zekaya, yaratıcılığa dayanan sözler vardır. Edebiyatımızda buna
    SEHL-İ MÜMTENİ, SANATI denir. Söylenmesi kolay göründüğü halde, benzerinin yazılması veya söylenmesi çok güç olan sözlere ya da yazılardır bunlar. Örneğin YUNUS EMRE.
    “Ete kemiğe büründüm
    Yunus diye göründüm.” Derken sehl-i mümteni sanatı yapmaktadır. Orhan Veli Kanık’ın çoğu şiiri de buna örnektir. CEVAT ÇETEPE’nin şiirlerinde genellikle dizeler çok uzun. Bu nedenle kolayca söylenmiş görünmüyor. Ancak o, Türkçeyi o denli ustalıkla kullanıyor ki, bana nedense sehl-i mümteni sanatını anımsatıyor.
    Bir beyitte ya da dörtlükte aynı ünlünün çok tekrarlanmasından oluşan ses ahengine asonans sanatı, aynı ünsüzün çok tekrarlanmasından oluşan ses ahengine de aliterasyon sanatı denir.
    Daha ilk bölümde 30 tane “i” sesi kullanılmış. Asonans sanatına çok iyi bir örnek oluşturmuş. “R” sesi 20 kez, ”z, sesi 5 kez kullanılarak aliterasyon sanatı yapılmış.
    “/bir içeri siz girerdiniz/

    sizinle bir tarifi girerdi ki içeri
    yüreğim şenliği, günlerinin. geldiniz derdim siz sesimi
    rengini seçerdiniz, giyeceğim elbisenin. '
    Şiirde şair, duvara insan özelliği vererek kişileştirme ve duvarı konuşturarak intak sanatı yapıyor. Böyle kendi duygularını duvarın ağzıyla anlatıyor. Kapı açılır, içeriye bir insan girer, böylece duvarın tanıklığı da başlar. Duvar gelen insanla birlikte gülümser, onunla mutlu olur. Onu gözlemler, onunla birlikte çiçekler açar.
    Sonra o bir gün o gider, duvarı bire ölüm sessizliği bekler, boş yere birilerinin gelmesini bekler.
    Şiirin başlığından tutun son hecesine kadar özenle yazılmış, gerçekten özgün bir şiir “Bir duvarın hatıra defteri”
    Daha çok durum kesit öyküsüne benziyor, bir mensur şiiri andırıyor. Bu da şairin şiirdeki ustalığının belgesi sanki.

    Şiirin sesleri arasında öyle güzel bir uyum var ki, onun ustalığına şapka çıkarmadan edemiyorsunuz.

    Cevap Yaz
  • Emine Tokgöz
    Emine Tokgöz 29.02.2012 - 23:38

    Bir kez daha hayranlıkla okuduğum muhteşem bir eser.

    K U T L A R I M

    Cevap Yaz
  • Dogan Deniz
    Dogan Deniz 29.02.2012 - 19:44

    yalnizligin tarifini ne guzel anlatmissiniz.
    acilsada kapilar acilsa guzellıgın renklerı alıp goturse duvarların otesıne yuregımızı.
    cok muhtesemdı sıır.
    yureginizi alkisliyorum dost cestepe.

    Cevap Yaz
  • Enver Özçağlayan
    Enver Özçağlayan 29.02.2012 - 16:46

    Evet , Cevat Beyle duygusal alanda birçok şeyi paylaştığımız yaşları yaşıyoruz.Ancak O, duygularını pek güzel ifade edebiliyor, bizi de duygulandırıyor.Kendisini herzaman olduğu gibi; yine kutluyorum.Sağlık dileklerimle...Enver Özçağlayan

    Cevap Yaz
  • Aydanur Demirli
    Aydanur Demirli 29.02.2012 - 14:07

    Bir duvarın hatıra defterinden kesitler okudum...Özeldi güzeldi...
    Taktir ve tebriklerimle Sayın Cevat Çeştepe...
    +10 antolojim

    Cevap Yaz
  • Ahmet Daş
    Ahmet Daş 29.02.2012 - 13:03

    bu duvarlar arasında
    müebbete mahkum olunur..
    şiire de hayran olmamak elde değil..
    çok güzeldi..

    Cevap Yaz
  • Şahram Ziyneti
    Şahram Ziyneti 29.02.2012 - 09:19

    zaman yolcusu olarak anımsamalar içinde yüzmek ne doğal... anlar geçer anıtlar kalır... anıtlar gider anılar kalır... anılar gidebilse biz çoktan gitmiş olacağız... duygusu ve kurgusu mükemmel bir şiir paylaşmışsınız... teknik açısından da Ali Özen beye katılıyor ve sizi alkışlıyorum... saygılarımla

    Cevap Yaz
  • Rahime Kaya
    Rahime Kaya 29.02.2012 - 00:30

    İnsan yaşamının en önemli tanıklarından bir tanesi duvardır.
    Duvara dil verende, duvarı konuşturan da insandır. Ses verir, ses alır…
    Öyle güçlüdür ki ses zaman duvarları yıkar, yazıları siler ama duvara yazılan ve okunanlar kişiler yaşadıkça benliklerinde yaşar.
    Duvarla bizleri konuşturduğunuz için teşekkürler Sayın Çeştepe.
    Yüreğinize sağlık, saygılar

    Cevap Yaz

Bu şiir ile ilgili 102 tane yorum bulunmakta