Yanlızlık, hüzünlü bir şiir yazmak gibi,
Dinliyorum, uçsuz bucaksız geceyi...
Gökyüzünde uzakta, yıldızlar sessiz gibi,
Bir yıldız kayar, şiirle umut düşer gönlüme...
Narin, ince bir dokunuş, bir içli ezgi gibi.
Toprağı örten çakıl taşlarından aşarım,
Rüzgâr sessizce dokunur yüreğime.
Harcadıkça kendimi, bir ırmak gibi akarım,
Yalnız kuşların yitirdiği yavruları bilirim,
Ben size, öksüz çocukları anlatırım.
Gökte bulutlar, sele düşer bağlar,
Bir gülüşün ardında saklıdır yağmurda,
Avuçlarımdaki masumiyeti dağıtırım.
Sorarlarsa, ne yazıyorsun diye, içimdeki acı,
Sokağa çığlık iner, halkımın sesi olurum.
Bölük pörçük sözler, konuşmak zûl gelir,
Ağzım ağu gibi, dilime yapışır sözler.
Boğazımda düğüm düğüm, susmak zor gelir,
Yasaktır, duyulmaz sesim, içimde isyan ateşi,
Söz, zehir zemberek olur, duvarları yıkar devirir.
Eller bağlı, dil mühürlü, göz kan revan,
Hak yoluna baş koymuşum, adalet uğruna.
Sevdiğimi göreceksin, sevmediğin zaman,
Bir çığlık yükselir, sessizlik kanat olur,
Düz tartar adalet, tez geçer bu devran.
13.11.2024
Kayıt Tarihi : 21.11.2024 12:40:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!