sürgüleri çekilmiş bir yaşamı yaşamaktı bizim sonumuz,
aynı toprak üstünde binlerce canlıya bedel bakışları,
görmemezlikten gelicektik her seferinde,
global krizlerin en çok içimizde çıktığını saklayacaktık herkesten,
tuttuğumuz takım yenilmiş, bankalar hortumlanmış, dostum sevgilisinden ayrılmış
umrumda mı?
akşam, iki kişilik sofraya,
tek kişi oturmanın provalarındayım.
gerideydi aslında elleriyle çiftleşen gençliğim,
kime duyduğum özlemin bilinmezliğinde,
kin'e duyduğum hislerim vardı benim,
iki ölüm bir azrail hayaller kuramazdım,
şöyle musalla aromalı tablolarım olmadı hiç,
h'içimin umrundamıyım bilmiyorum aslında,
eklemlerinden ayırdıkça parmaklarımı,
her an yutulmaya hazır depresan haplarıyla boğuşuyorum.
imgelerin içine salıncak kurarak büyüdüm ben,
kurbağaların öpüldüğü masallardan çok,
kadınlarımın gidişini seyir eyledim,
biraz geometri ve asal çarpanlar hepsi bu..
hayır saçmalamıyorum,
kapıyı tutuşu,
gıcırtı seslerinin ayak seslerine tecavüzü,
adımları ve saçları..
içlerinde birer goemetri teoremi taşıyordu,
asal çarpanlara gelince,
kapı yüzüme kitlenircesine çarpılıyordu,
içimin ağzında diş bırakmayarak..
makamsız bir şarkıya eşlik ediyorduk pinokyo'yla,
her sigarada ateş alıyordu aptal,
sonra yeniden diriliyorduk adını bilmediğimiz bir coğrafyada,
affet beni Tanrım ben o'ndan sonra yaşama inandım,
bilmezdim böyle şeytansı vedaların ellerime yapışacağını,
yoksa hoşçakallar peydahlarmıydım kulaklarımın kızlık zarlarına..
ucu bulanmış bir bıçağın soğukluğunda tanışıyordum o gece kanla,
bu olmalıydı dava dedikleri,
uhrevi bir acının ortasında ana avrat seviyorduk birbirimizi,
ben ona dil sürçüyordum,
o bana kirpiklerinden hicaz, ne güzel günlerdi..
ben genelde bileklerimi keserdim,
damarlarımdan yapılma bir silüetle sevişirdik,
devrik bir cümlenin olay mahallinde failimiz meçhulleşirdi.
galiba üşüyorum, cehennem ne taraftaydı bayım?
şizofren olduğumu düşünmeyin sakın,
bir çağ hastalığı bu, ruhum üşüyor sadece,
beni biraz ölürmüsünüz?
sanırım gusletmek farz gelicektir bünyeye,
belki o zaman Kudüs'lerim dönücektir kıbleye...
Kayıt Tarihi : 26.4.2011 01:30:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!