Bu şiir sanadır iyi dinle
Dinle ki!
Bana dair ne varsa!
Ne varsa yalan yanlış yaşadığımız
Her şey yüzleşecek bu mısralarda
Haber aldım senden
Sonbaharlarda dökülen yaprakların sonunu,
İkimiz de biliyoruz,
Giden göçmen kuşların,
Bir daha geri dönemediklerini de.
Karlı havalarda gökkuşağının çıkmayacağını,
Güneş varken yıldızların görünemeyeceğini
Yangınsın sen; dumanı ve zehri bol öldürücü bir yangın. İçindeki doymayan şehvetin, tenden tene uzanarak arama kendini; bulamazsın! Hiç bir tende düşündüğün gibi kalıcı değildir izlerin.
Kadının teninde ki istek değil, yüreğine ulaşabilmen mesele. Akşamdan sabaha savrulan ve senin asla göremeyeceğin bulutlardan gökkuşağı açtırma şaşkınlığından da vazgeç.
Çiçek olduğunu fark eden hiç bir çiçek yüzünü sana doğru çevirmez ki! Uğultusu bol, cürümü dahi olmayan, uyduruk bir şimşeksin sen! Eğer ben, seni ölürcesine seven ben, bu satırları yazıyorsam utan kendinden!
Yüreğimdeki güzelliğin katili olduğun için utan!
Utan, dertlerinle boğuştuğun saatlerde karanlığı başına çökmesin diye siyahları üzerime çektiğim gecelerden utan! Seni bana getiren rüzgarın fısıltısından utan! Göz yaşlarımı görüp üzülmeyesin diye yüzümü senden kaçırışlarımdan, sana yaklaşma dan, uzak kalışımdan utan!
Çoğalan yalnızlıklar da.
Çatlamış,
Gönül pervazım…
Ömrüm,
İçinden kırılmış bir gölge.
Uçurumlara tutsak,
Derler ki;
‘’Bir kadını ağlatmak çok zor değildir aslında’’
Ama kadını yürekten ağlatmak zordur. Eğer bir kadın yürekten ağlıyorsa, ağlatan onun yüreğine ulaşmış demektir.
Gidene ağlamaz kadın! Gidenin giderken koparttığı yerdir onu ağlatan, orada bıraktığı yaradır.
Sakin,suskun ve sessiz dünyama Usulca giriverdin … Yeni bir başlangıç, yeni bir umut oldun senelerdir yalnız kalmış ruhuma, özlemlerime ve suskunluğuma.
Gitme dayanmaz bu yürek sensizliğe
Sarsılır depremlerde, en şiddetinden
Saçlarını yolar tek tek yalnız gecelerin
Bileylenir sakin sabırlarım, tarifsiz kahırlarım
Şaha kalkar sus pus isyanlarım, tutamam
Düşürme yaşları gözlerimden çığlık çığlığa
Biliyorum bir şafak vakti ölüm haberimi alacaksın,
Gökten bir yıldız düşecek avuçlarına,
Kan bürüyecek gözlerini ağlamaktan,
Dudakların patlayacak adımı haykırmaktan…
Ellerin buz tutacak, üşüyeceksin,
Anlat rüzgar, anlat aşkı, can gözünden akar iken
Anlat sevda nasıl koydu, nasıl vurdu hançerini
Gönül kuşun, kırık kanat yükseklerden bakar iken
Nasıl ateş düştü, sardı benliğini, her yerini...
Anlat nasıl sevdin sende, bir zamanlar yandı canın
Sensizliğin sokaklarına bırakılmış,
Kelimeleri toplamaktayım yine.
Yoksun,
Darmadağın her şey.
Kıyılarıma yokluğun acıları demirlemiş,
Adımla başlayan kelimeler
Belki bir gün severim bir başkasını,
Veririm ona kalbimin boş kalan parçasını,
Seni aldılar benden, alamazlar anılarımı,
Aradan yıllar geçse de,
Silemezler kalbimde ki yarasını.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!