Beyhude Çağ
Yaşadığım şehrin yabancısıyım ben.
Sokaklar bana susar,
İnsanlar bakıp geçer;
Ben hiçbirine ait değilim,
Hiçbiri de bana dokunmaz.
Yüreğimi alırım avuçlarıma,
Yürürüm...
Issızlığın zifiri karanlığına değil,
Kendi içimin hiç aydınlanmayan sokağına.
Bakma gözlerime...
Bir mahkûmun hücresidir onlar,
Kaç acının çığlığına perde olmuş,
Kaç suskunlukta kendini boğmuş...
Öyle bir gülümsemişim ki,
Gören bahar sanmış,
Oysa ben...
Kendi enkazımda çiçek toplamışım.
Gece ağlamış, yıldızlar gözyaşı olmuş,
Ama dindirememiş yangınımı.
Ateşi içime değil,
Sadakatime sarmışım.
Sana olan özlemim,
Sadakat dersi vermiş zamana.
Bekleyişim, kutsalmış...
Ama kimse dua saymamış.
Sözlerim feryattır şimdi,
Çınlatmazsa da kulakları,
Vicdanlara kazınır sessizce.
Gözlerim manzaradır hâlâ,
Ama yalnızca derinliğinde boğulmayı göze alanlar içindir.
Ademoğlu inanmıyor varlığıma.
“Bu çağda böyle iyilik olmaz,” diyor.
Kutsal olanı unuttuğu için,
İyiliği inkâr ediyor.
Oysaki...
Her birinin içinde var hâlâ,
Kötülükten korkan bir çocuk.
İyiliğe susamış,
Ama suskun bırakılmış...
Ben, o çocuğun duasına dönüşmüş bir eldim.
Uzanmıştım.
Ziyan ettiler.
~MEDİNE DURAN
Kayıt Tarihi : 4.8.2025 11:21:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Çağın gidişatına bağlı dağlanan yüreğin sesi
Okudukça okunası geliyor insanın.
Her şey yabancı, herkes garip.
Kutlarım demek en doğrusu.
Yaşam bazen hırçınlaşır tutar yakamızdan süründürür,acı çektirir.Bütün kötülükleriyle yinede severiz yaşamı.Acısını veya tatlısını dökeriz dizelere.
Böyle güzel şiir olur.
kutlarım.
Çok teşekkür ederim üstadım????
TÜM YORUMLAR (2)