Yürek isyanda yine bu sabah...
Sevdiğinin acısı dağlamış yüreğini;
ne yana gitse çare yok,
ne yana baksa hüzün çok...
Güneş daha mı sönük bugün?
Ya rüzgar daha mı çok üşütüyor tenimi?
Haftanın sekizinci gününde vazgeçtim senden,
günün yirmibeşinci saati,
sesin kulaklarıma yabancı gelmeye başladı.
Ve altmışbirinci saniyede
unuttum yüzünün güzelliğini.
Yasaktı bu aşk sevgili,
ne sen özgürce sevebildin beni
ne de ben seni...
Öpemedim doyasıya
kana kana içemedim sevgini
tadamadım seninle geçecek olan zamanı
Sensizliğe alışmaya mı başlıyor yüreğim?
yoksa sessizlikte seni aramıyor mu artık gözlerim?
Yokluğunu yadırgamıyor mu benliğimin her bir hücresi?
O halde sen bende bitmeye başladın.
Telefonların ucunda duyduğun sesim azalmaya mı başladı?
Kayboluyorum duygularımın satır aralarında.
Sana çıkan yolların,
her köşe başı yalnızlık,
her adımı çıkmaz sokak olmuşken ruhuma,
anıların gelgiti çarparken yüreğimin dalgakıranına,
özlemin dört duvar
Bakışların deler geçer ruhumu...
Ne yana baksam gözlerin
ne yana baksam içimi ısıtan gülüşün var.
Kara kuyulara atılmış olsa da yüreğim
dipte ışıldayan gözlerin var.
Bazı geceler sevdana şiirler yazarım usulca,
bazı günler gözlerine nağmeler dökülür dilimden,
bazı saatler varlığına şükrederim yürekten,
bazı anlar ise taparım yüreğine.
Kimseler duymaz, kimseler bilmez aşkımı...
Kokun aydınlatıyor tenimdeki karanlığı;
Zarif bir dokunuşun ardından,
Gözlerinde bitiyorum...
Ellerinin naif dokunuşu ile,
Aşk masalları fısıldıyorken ruhuma
Severken ayrılmak insana neler yapar hiç düşündünüz mü? İnsanın önce yüreği dağlanır usulca, her gün biraz daha ölür içindeki kırılgan yürek, her an gözlerindeki yaş biraz daha sona yaklaşır ve en sonunda acı öyle bir büyür ki o, artık kendi değildir. Kalabalığın içinde yalnızlığı yaşar ruhu, etkilerin içinde tepkisizliği yaşar bedeni ve mutlulukların içinde acıyı görür yüreği...
AH o acı yok mu, mahfeder adamı. İnsanın elini kalbine atıp, söküp atası gelmez mi? Nerden sevdim diye inim inim inlemez mi sessizce?
SEVGİLİYE MEKTUP -I-
Gecenin karanlığı bekaretini verirken aydınlığa,
Hani sabahın huzuru kaplar ya ortalığı
İşte o denli huzurlu
Ve bir o kadar da seninim bugün...
Yamalı yüreğimden eser kalmamışken,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!