Beni Hatırla Şiiri - Hayal Çankay

Hayal Çankay
23

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Beni Hatırla

Beni hatırla. Geceleri çaresiz kaldığında, boşluğa düşmüş ve yalnız hissettiğin an. Benim yerime kimleri seçtiğini hatırla. Benim her halimde bir kusur aradığını, her sözüme bir bahane aradığını, her dakikamızı nefretle saydığını. Beni hatırla. Zaman sana bir şey ifade etmediğinde, saatler boşu boşuna geçtiğinde ve hep böyle geçeceğini düşündüğünde. Sonbaharda, yazda, kışta... Düşünmeden gençliğine güvenip caka satarken beni bir pul gibi ellere kendi elinle verdiğini. Gelsin aklına bir göz yaşım dahi. Senin için akan son gözyaşlarım. Kulakların çınlasın her aşk adını duyduğunda. Gerçek aşkı bir daha bulamadığında. Kimden ah aldım diye dert yandığında. Canın yandığında, ellerin boş kaldığında. Birilerini beklediğinde, arkadaşlarının yanında. Yeni tanıştığın gözlerde beni ara. Beni hatırla. An... serseri kurşunların açtığı yaralarda. Uzakta da olsan yakında da, gözlerini her açtığında, her sabah bir şeyler atıştırmaya başladığında. Her şeye razı olduğumu, senden gelecek her ana rızam olduğunu, bir daha beni asla bulamayağını bilerek yan deli yağmurların altında. Öyle bir yan ki, ateşin sularda boğulmana izin vermesin. Öyle bir yan ki, beni hatırlatan hiçbir şey aklından silinmesin. Sana bir adak gibi kendimi adadığımı. Her anında yanında olacağımı, beraber yaşlanacağımızı söylediğim ama umrunda olmayan anlarımızı düşün.Ben olayım her bir düşün. Düşen yapraklarda, yağan yağmurlarda, işte, güçte, her gününde, her rüzgarda, her her her şeyinde. Beni hatırla. Hatırla ki... Neleri beş para etmez hevesler uğruna kaçırdığını bil. Bil ki, seni kimse benim kadar sevmeyecek. Sevdi sandıkların seni bir pul gibi savurdu oysa. Hala gül arıyorsun dikenlerin arasında. Sevecek sandıklarının arasında da... Beni hatırla. Nasıl yandığımı, sende anla!

Bir dokunuşa muhtaç olduğunda, kaderin pençesiyle boğuştuğunda, sevmeye kendini tamamen adadığında, dudakların lal olduğunda, bazen duymadığında, dikenler ellerine battığında, saçların hassaslaştığında, çocukluğunu hatırladığında, bir çocuğun olduğunda, bir eşin olduğunda dahi!

Beni hatırla. Her dargınlıkta, her mutluluğunda, her kavganda, her savaşında.

Yaşlandığında, sakatlandığında, hastalığında, sağlığında.

Kısaca yaşadığın her an.

Seni benden, beni senden ayıran o saçma sapan büyük (!) nedeni düşün.

Hatırla, bir sözünle ciğerimi bir ateşte kızarttığını. Bir ceylan avlamış gibi, ciğerlerimi söküp yem diye ateşe attığını.

Dağ gibi aşkımızı, yerle bir ettiğini. Hiç sevmediğini. Sevmediğin halde yanımdaymış gibi durup uzaklaştığını.

Bir facianın ortasında bıraktığını. Seni yazları sakladığımı, kışları ısıttığımı, baharları kıskandığımı. Seni kendimden kıskandığımı, duvarları yıkıp anamı babamı hiçe sayıp sana ömrümü adadığımı.

Ve senin bir bakışınla her şeyin sona erdiğini.

Hatırla. Ömrün boyunca unutma.

Beni ve bana yaşattıklarını unutma. Bilmesen de yaşadıklarımı, o son dökülen göz yaşımı hatırla. Gözünün içine bakamasam da, gözlerimi senin için açtığım günleri. Canımı can diye sana kattığım, bana bağırsan da, yerden yere vursan da peşinde deli divane olduğum biçare günlerimi. Dilenciye söylemediklerini yüzüme yüzüme söylediğin günleri.

Unutma hiç. Aynısını sen de yaşarsan, bir insan ömrünü değiştirdiğinde. Beni anla. Hak etmediğin sözleri duyduğunda ve kılın dahi kıpırdayamadığında. Ayakların yerden kesilince, evet dedikten sonra ayağına bastıklarında, ya da bastığında. O an. Yüzüm gözüne yapışsın. Saçlarım dudaklarını bağlasın. Ellerim seni saranları bıçaklasın. O an.

Adımların yavaşladığında, bir yere yetişmeye çalıştığında, kalbin heyecandan küt küt attığında. Bakarken bir manzaraya. Bir daha asla, ama asla. Senin olmayacağımı, olamayacağımı, olmam için hiçbir şey yapamayacağını düşün ve beni bir köpek gibi ayağınla tekmelediğin günleri hatırla. Durmadan peşinde koştuğum, yalvara yalvara sesimin kısıldığı anı. Kıpkırmızı gözlerle kıyametine razı olduğum anı.

Seni benim kadar hiç kimsenin sevemediği ve senin daha önümde neler var neler demeni. Elini salladığında ellisini. Ve binlercesini. Ama sonra beni… Beni hatırla.

Beni hatırlaman gerektiğini unutma. Hatırla ki. Bomboş bir hayat geçirdiğini anla.

Senin uğruna ölmeyi seçen birinin son sözlerini. Kalp atışlarının bittiği an dahi ismini andığını. Dağ gibi bir aşığın uslandığını. Kulaklarının çınladığını. Bunların hepsinin bir bağı olduğunu unutma.

Hatırla. Hatırla ki, uzaklığın yakınlığın önemini kavra. Bir çöp gibi savurduğunu beni.

Bir eşya gibi sattığını. Para gibi harcayıp pula çevirdiğini. Unutma beni.

Yapayalnız bir bankta otururken, birlikte yaşlananları görürken anla. Seni sen olduğun için kabul edenin bir ben olduğumu anla. Çocukların bile olsa, eşin seni doya doya da öpse, çıkmayayım aklından. Çıkarmasın Yaradan.

Dokunmadan ihanet et sevdiklerine. Bak gözlerinin içine utanmadan yine.

Beni an sabahlarca. Sar ben diye, ben diye sev herkesi.

Gece geç saatlere kadar uyuyamadığında. Sabahları erken kalkamadığında. Uykundan olduğunda, aynaya baktığında. Giyinirken, tararken saçlarını, çayını yudumlarken, ekmek bölerken, damağına dilin değdiğinde, konuşurken, susarken, aklın seni seçtiğinde, bir gösteri de, tv ye bakarken, radyoyu açarken, zap yaparken, kumandayı bulamazken, kaybolurken, kaçarken kendinden.

Beni hatırla. Benden kurtulama. Aynısını sende yaşa.

Su diye an beni. Sudan kıymetliyken sen bana, bir anda çöle döndüğünü.

Aşım senken. Bir anda zehirlenip öldüğümü.

Kalbim seninken. Bir çemberde fırıldak misali döndürdüğünü.

İçimde deli gibi yanan ateşi söndürdüğünü.

Fırsat elindeyken, fırsat sen misin diyerek beni fırlatıp attığını.

Seçenekleri değerlendirdiğini ve beni ömrün boyunca kaybettiğini.

Hatırla. Beni öyle bir hatırla ki, hatırlamadığın salisen geçmesin.

Beni öyle bir hatırla ki, dursun kalbi sevdiklerinin anmadığında.

Korkudan hatırla. Vicdanın için hatırla. Ama unutma. Bir ben olduğumu seni seven, bir gün anla!

Yık beni yeniden. Çal hazinemi koynumdan fark etmeden. İsmimi oku her gazete manşetinde. Her ilanda, her çevirmede beni hatırlatsın memurlar, içtiğinde. İçmem dediğinde.

Faturaları öderken, en sevdiğini uğurlarken. Bir cenazede, bir düğünde. Mail alırken, atarken birilerine. Yanlışlıkla da olsa bana gönder. Beni unutama. Beni hatırla ve unuttuğunda. Bir daha hatırla.

Karpuz seçerken, limon sıkarken, en sevdiğim yemeği benim yerime sen ye. bir eksiklik fark edersen benim sevdiğim her şeyi dene.

Aramaya gücün yetmesin. Bir daha beni hiçbir yerde göremeyeceğini, bir daha asla seni sevemeyeceğimi, sana hiçbir zaman dönemeyeceğimi getir aklına.

Yan serseri kurşunların açtığı yaralarda.

Yıkık dökük harabelerin altında kaldığında.

Yasakları hiçe saydığında. Beni hatırla. Hiç çıkarama aklından. Hiç unutama!

Sen de anla. Ne yaşama. Ne de ölme.

Bir zamanlar ki bana benze! HayalÇankay

Hayal Çankay
Kayıt Tarihi : 16.9.2011 23:12:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Hayal Çankay