Ben, sana özel bir dünya inşa ederken,
Sen, herkesin uğrak yeri olan bir durakta bekledin.
Bütün şiirlerim, sana mühürlü bir emirdi,
Sen, o emri yırtıp, sahipsiz bir ezgiye koştun.
Ben, sana şiirler yazarak aramayı beklerken,
O herkese ait, o boş nağmeleri tercih etmişsin.
O gün anladım ki: Benim sesim sana yükmüş, ağır bir yük,
Herkesin alkışladığı, ucuz bir yankı sana hafif gelmiş.
O sahipsiz mısralar, gönlünü hoş etmiş, evet biliyorum,
Çünkü onlar, benden gelmeyenin verdiği o sahte teselliymiş.
Sen, başkasının dilindeki yalanı bile doğru saymışsın,
Yeter ki, sana özel, bu mahrem sevda sana ait olmasın.
Şimdi ben, bu yüreği bir daha kimseye açmamak üzere kapattım,
Senden gayrısına haram olsun, bu sessiz yeminimdir.
Sana yazılan her kelime, bir zindan olur kalbime,
Çünkü en özel olanı bile, değersiz kılan sendin.
Varsın bütün dünya, o sahipsiz şiirlerle uyusun;
Benim aşkım, aranmayacak bir ebedi sessizlikte yaşayacaktır.
Ve sana son sözüm: Sen, benim hükmümün gölgesinde kalacaksın,
Çünkü seni bana yazdıran bu acı, benden gitmeyecek.
Sen, o genel notalarda kendini avutmaya devam etmelisin;
Benim kitabım, seni en uzaktan sevişimi ebediyen yazacak.
Bu, benim gönüllü sürgünüm, bu benim mahrem yüküm;
Sen, sahipsiz şiirlerin en vefasız ilhamı oldun.
Zannetme ki, bu hüsran beni susturdu şimdi,
Tam tersi: Bu terk ediliş kalemime güç verdi.
Benim şiirim, senin yokluğunla daha derindir,
Sen, o sıradan ezgilerde neşe bulmaya devam et.
Sana yazılanlar, artık bir intikam gibidir;
Çünkü herkesin okuduğunda, sadece beni görecektir!
Benim zaferim, senin pişmanlığın olacak bir gün,
Sen, o boş şiirlerde arayıp bulamadığını anlayınca...
İşte o an, bu mahrem yükün ağırlığını hissedince,
Bil ki, o yeminli dizeler, seni hükümlü kılacaktır.
Sen, o sahte alkışlara aldanırken, gülümse;
Benim gerçek aşkım, sahipsiz kalanın ebediyetidir!
Ve mühürlenir bu kahırla yazılmış destan,
Sen, uzaklarda kaybolmuş bir yabancısın artık.
Benim şiirim ise, zamana karşı direnen bir miras,
Yine de, her mısranın gizli adı: sensin!
Şimdi susuyorum! Çünkü söylenecek tek şey kaldı:
Sen, kalabalığa karışan bir gölge olmayı yeğledin.
Ben ise, sana adanmış o sessizliği seçtim.
Bu, bir kayıp değil, bir yazgı kabullenmesidir:
Senin sahipsizliğin, benim sonsuz şiirim oldu.
Kayıt Tarihi : 1.11.2025 16:54:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!