Belki De Yeniden Aşkın Masumluğuna Koşuy ...

Mustafa Yılmaz 4
765

ŞİİR


17

TAKİPÇİ

Belki De Yeniden Aşkın Masumluğuna Koşuyorum Hesapsızca... 2

Hayatın boşverilmişliklerin içinde tiye alıyorum yaşamımı artık...
Bazen sarhoş görüntülerimin içinde çapraşık yürüyüşlerimle, bazen peçmurde, bazen divane, bazen divane ötesi, bazen öksüzleri, bazen de mecnunların görüntülerini oynarken, sadece kendime gülüyordum...
Ağlarken gülmelerim, gülerken ağlamalarım, kelimelerin ve de cümlelerin içinde raks ederken, oysa acılarla kıvrandığımı sadece yüreğim biliyordu... Öksüzleşmiş tüm isteklerim bir çıkmazda dolanıp dururken, yazılmamış cümlelerin, yazılamayacak sözlerin sıkıntısını, veryansın ederek yüreğime saplarken, boş berilmiş zamanların içinde kalan seslerimi yine yüreğime gömüyordum...
Kimsesizlik hislerimi yine kendime saklarken, mutluluğun pençesinin sivri uçlarını yine yüreğime saplayıp, sır vermez duygularla, kendi kendinin düşüncedeki zindan hükmünü onaylıyordum... Hayatın zor tarafını tutup, kolayları mutlu günler farz ederek kendi çemberimin merkezinde kalarak, umutlara dahil ne varsa içimde hapsediyordum...

Vazgeçilmesi gereken ne kadar anı varsa ki, zaman zaman yüreğimden fırlamasına rağmen, içimdeki kendi hislerimle kıvranırken çoğu zaman kendime eziyet ederek, pişmanlıklarımı ortaya çıkarmak istiyordum...
Ama olmuyordu, sevgideki pişmanlıkların geçici olduğuna inanmak da bana hırs ve güç veriyordu, işte bu günlerdir ki, yeni sevdaların içine dalmak düşüncesi de bir yandan heyecan, bir yandan da yine yüreğimi sıkan kıskaçlarla, içimde patlayan bir şarapnel gibi acı veriyordu, yine yüreğime...

Nerede başlayıp nerede bitecekti bu pervasız ve kararsız duruşlarım?
Oysa hayatın her karesini, düşlerime taşırken, düşümde görmek istediğim sevgilinin son karesinde ölmek veya görüntüyü dondurmak isterken, düşlediğim sevginin görüntüsünde bir hoş oluyordu yüreğim... Yüreğimin titremelerine mahkum olan bedenimse terler dökerken, hâlâ o eski günlerin unutulmaz sancıları ile kıvranıyordu...
Hayatın sivri çivileri hiç beklenmeyen anlarda bedenimde derin yaralar açarken, unutamamanın verdiği sıkıntıları yeni sevdaların açacağına inanmasam bir dakika kalamazdım o artıklaşmış düşüncelerin içinde...

Galiba hep zor tarafından tutuyordum sevmeye dahil ne varsa yüreğimde, silip atmak belki kolay gibi görünüyordu ama o imkânsızlığı en iyi bilen de hep ben oluyordum...
Oysa çok kolaydı basıp gitmek, çekip gitmek, ama sevgiye verilmiş sözler vardı ölümüne senle der gibi... İşte asıl çıkmazlık galiba buradaydı ve ben bunu inkâr edemiyor, yıllar önceki kavillere sadık kalacağıma dahil ettiğim yeminlerden cayamıyordum...

Giden miydi vefasız, kalan mıydı caygınlaşmıştı veya giden mi acı içinde kıvranan kalan mı kendini boşlukta hissederdi ve en çok acı hangisine yapışırdı işte bu hâlâ anlaşılamayan bir olguydu... Tabi giden basıp gitmişti de hiç acısız mı yaşıyordu, geçmişe dahil anılar hep kalanın boynunda mıydı, sadece kalan mı kıvranıyordu şaşkın dolaşmalarla kulvarlarda, şüphesiz hayır, gidenin de sırtında her şeye rağmen ağırlaşmış anı sivrileri vardır ve şüphesiz onun da canı çok özlüyordur yüreğindeki kıvılcımlarla...

Hesapsız ve duru düşlerin içinde kalan hayatın, yaşam karelerinde, bulunamadığım anların, muhteşem görüntüleriydi bunlar, belki de yaşamımda hiç elde edemediklerim veya varsayamadıklarım... Tabi en çok sevene göre...
Sevginin büyüklüğüne boyun eğerken de bedenimin ezilişinin belki de farkında değildim...
Sevmek onur verirdi yüreğime ve O tarif edilen onurla bedenim sarsılırken garip bir huşu dolardı içime...
Her yolun bir yokuşu, bir de tırtıllı tabanları vardı ve bu tırtıllarla sevgi yolunda tabanlarımın erimesine de katlanır, canımın yanması bile yüreğimde hep gülümserdi...

Hep sevilenin yüz ifadelerinin gülümseme kareleri doluşurdu yüreğime ve coştukça coşardı yüreğim...
Gün gelir acıların çivileri çakılırdı yüreğimin en kalın kısmına, canım yanar, ama sevgi için gülmek istekse, acı da onun zıddı idi ve gülümseyemezdik belki ama yine de gülmeye çalışırdık...

Hayat gülmelerin yerine, hep acıları gömdü yüreğimize ve biz O yürekle hep koştuk, hep yeni yeni heyecanları aradık...
Belki de bu yüzdendir, yeniden sevgiye coşarak koşmak isteyişimiz ama hep korktuk şartlardan ve de red edilen sevgi isteklerimizden... Ve yine de koştuk koşabildiğimizce, onurluca, kırmadan, kırılmadan, ezmeden, ezilmeden...
Yorumsuz bir sevda koşmasıydı bu acıya, gülmeye, güldürmeye ve hayatın boşverilmişliklerini tiye almaya...
Hep zorladık birilerini, hep zorlandık birilerinden, hep korktuk kalp kırmaya, can acıtıp, acınmaya...

Ama bir bedel vardı ve ödüyorduk bunu arlıca, her istediğimizi alamayacaktık belki de, her istediğimiz olamayacaktı belki de, yoluna ölürüm diyen biri olabilirdi belki de...

Bulduk mu, belki bulduk da tutunamadık, belki de tutmak istemedik, belki de tutar gibi yaptılar da, biz yapışamadık... Ama yıllar ağlamaları içine alırken, gülmeleri, yalancıktan da olsa güldürmeleri verecekti bize, bu yüzden koştuk yeni sevdalanmaya, belki de sevdalanmak istedik, belki de istediler ama umut yaşamın ilk adımı, son adımı ise sahipsiz bir mezarın taşında kazılı olacak belki de ama biz yaptıklarımız doğruların bedelini gülmelerimizle geri alacağız, güldüreceğiz, umarım... Ağlamalardan uzak, uzak kalacağız belki de ama yüreğim hep sevmeyi özleyecek, yılların ardında kalan yaşam kareleri gibi gelecek için de bu özlem devam edecek...

Bazen bir sessizlik basacak, bazen de davullar çalınırcasına kafamız zonklayacak ama bekleyeceğiz biz isteklerimizin var oluşunu...
Uzak da olsa, yakın da olsa O beyaz güvercinler ötecek cam pervazlarımızda...
Hayat zordan bıkmayanlara, kolaydan gülmeleri hediye edecektir, umarım...
Hadi bir ses ver sevgili bak yine şafak vakti, yine uykusuz gece sonu, bağlamsız bir sevda bu gözlere yapışmış gülmelerle...

Mustafa Yılmaz 4
Kayıt Tarihi : 29.6.2011 13:14:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Karçiçeği Nazar
    Karçiçeği Nazar

    Uzak da olsa, yakın da olsa O beyaz güvercinler ötecek cam pervazlarımızda...
    Hayat zordan bıkmayanlara, kolaydan gülmeleri hediye edecektir, umarım...


    umutlar yaşadığı sürece .......


    kutlarım üstadım mükemmel ötesi ....

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (1)

Mustafa Yılmaz 4