ayakuçlarımdan ta boğazıma kadar
seni çekip çıkarttıklarından beri melekler
bu şehir nazarımda sanki yas evi
yaşlı kadınların avazında isminle yakılan ağıtlar
ve omuzlarda taşınan her tabutta sen sanıyla
bana kalan rutubetten beslenen soğuklar
bir türlü bitmek bilmiyor
alıp götürmüyor da kalpgözümdeki yaşlar seni
seneler ha deyince yaşlandırmıyor
ızdırap bir anda öldürüvermiyor adamı
anlaşılmaz ve işe yaramaz bir beklemek işte
aydınlığın en tükenmiş karanlığın en tükürmüş yerinde
pavyonlaştırılmış türkü barlardan gelen
keskin alkol kokuları arasında seni beklemek
gelen birilerinin olmadığı ve olmayacağı
bekleme yerinde beklemek
mesela:
nazi kamplarında
gömleğine düğme olmak için beklemek
koca fırınlarda yakıldıktan sonra
kümülüs bulutlara nem lup
saçtığın tohumlar başak olsun diye beklemek
işgal edildikten sonra çevresine set çekilen
sövülen dövülen
iki bin onun teknolajisiyle
tüm dünyaya rencide edilen
Filistinli kadınlar erkekler yaşlılar
ve aç aç bekleyen
çocuklar gibi seni beklemek
gelen birilerinin olmadığı ve olmayacağı
bekleme yerinde beklemek
mesela:
uzay boşluğunda astronotlar ve
demir yığını uydular arasında seni beklemek
doğuda herhangi bir yirmi birinci yüz yılın
toplama kampı köyünde
.......................karakol komutanları ve
bilmem kaç köy koruyucusu arasında
seni beklemek
bir dağ başında/mesela .....
karlar ve kurtlar arasında
.................
............direnişi içinde seni beklemek
içimin tam karanlık yerinde
kendim şeytan ve vesvesesiyle beklemek
gecenin 02:58inde çöp arabasını sürükleyen
üst üste atılmış çöpleri toplayan çöpçüyü öldürmek
ve onu bu çileli yaşamından kurtarmak isteğiyle
............................................................seni beklemek
Kayıt Tarihi : 16.10.2010 19:05:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!