o gece ağır ve klasik roman kahramanlarına, ne kadar benziyorduk biz gene
yarı çapkın bakışlarımızın susuzluğunda, ateş dansı yapıyorduk gözlerimizle
bekliyorduk yani dün gibi sahneye fırlamasını, içimizdeki sokak dansçılarının
ve sevişmelerimizin hemen öncesinde açılış seansını, acemi aşk oyunlarının …
zamanı da öylesine sıkıyorduk işte, yağmur damlaları bile düşmüyordu yere
yaprak kıpırdasa dalında sanki, koca ormanlar patlayıp kaçacaktı gökyüzüne
Dönülmez akşamın ufkundayız.Vakit çok geç;
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan
Devamını Oku
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan