Yağmuru durduramam
Güneşi doğduramam
Rüzgarları dindirip
Doğayı ısıtamam.
Sadece seni düşünebilirim.
Bana öyle değişik bir şey söyle ki
Elimde bir şey varsa yere düşecek olsun.
Şaşırayım, sevineyim, bağırayım,
Ömrüm boyunca aklımdan çıkmasın.
Bana öyle sıcaklıkla bak ki
Dün akşam yine seni konuştuk,
Odam leylak kokuverdi..
Teneke saksıdaki fesleğen
Adeta gücenip titredi,
Ben de buradayım dercesine
Kokusunu gönderdi.
Geçerken penceremin altından
Baksan da bana; bakmasan da yan gözün ile,
Adım gibi eminim
Seni hep düşündüğümü bildiğine.
Nedenini sorabilsen şöyle söylerdim:
Bizim oralardan geçerken
Hayatın ipine sıkı sarılmalı,
Sonuna kadar bırakmamalı.
Yapışmalı hayatın yelesine,
Aygırı tutar gibi.
Sıkmalı sağrısını sıkıca,
Dört bir yandan.
Gecenin karanlığını mürekkep diye koysam kalemime,
Anlatamam sana olan hasretimi.
Yazarım yüreğimden dökülenleri,
Gözyaşımı döker gibi.
Kavuşamadıktan sonra sana,
Onların olsun sevginin en güzeli.
Yaşanası günler bunlar,
Varsın yaşansın.
Çekilesi dertler bunlar,
Varsın çekilsin.
Yazılası yazılar bunlar,
Varsın yazılsın.
Boş sandalye bulamadım,
Hepsi dolu.
Yağmur benden önce gelmiş,
Tüm yerleri birilerine ayırmış.
Oturamadım; bekledim.
Saçak altında barınmak istedim,
Akşam ayak uçlarıma siyah tüller gibi örtüldü.
Odam karanlık, sessiz ve yalnız.
Soluk ve titrek sokak lambası
Bana umut verebilmek için çırpınıyor,
Ama buna gücü yetmiyor.
Pervazın kıyısından, kenarından
Gir
Gir içeri.
Paltonu askıya as.
Işığı biraz azalt.
Yüzünde endişe ve huzursuzluk var ise
Seninle birlikte içeri girmesin.



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!