Bir nefes ki, sığmaz göğsüme, taşar,
Bir bakış ki, derinliği deryalar aşar.
Bir hüzün ki, içimde derin bir kuyu,
Bir sevinç ki, yıldızlar kadar dolu...
Bir bekleyiş ki, ömre bedel, uzadıkça uzayan,
Bir kavuşma ki, her şeye değer olan.
Bir suskunluk ki, bin mana barındırır,
Bir çığlık ki, evreni beşik gibi sallandırır...
Bazan akar zaman, bir nehir misali,
Bazan durur, geçmez bir anı sürer ebedi.
Bazan bir söz yeter, her şeyi anlatmaya,
Bazan kifayetsiz kalır akıl, bir sözü anlamaya...
Evet, bazan daha fazladır her şey içimde,
Sığmaz olur, nokta kadar bir şey benliğime.
Kabarır taşar, coşar, bazen de çeker içine boğar,
Hayatın kendisi bile kabuğuna zor sığar...
O "daha fazla" var ya, o büyütür her şeyi işte,
Küçük bir kıvılcımı, büyük bir yangına çevirir içte.
Çevirir, bir fısıltıyı yankıya, sessizliği bir çığlığa,
Basit bir dokunuşu, ömürlük bir bağlılığa....
Bazan bir şiir dinlersin, cümleler haddini aşar,
Bir koku alırsın, ve hatıralar sel olur jabarır coşar.
Bir yüz görürsün ansızın, tanıdık bir yabancı,
Sanki bir sır fısıldar zamansız, zamanın akışı...
Bu "daha fazla", bir ağırlık da taşır, kendinden büyük,
Omuzlarda hissedilen, lakin görünmeyen bir yük.
Ve aynı zamanda bir kanattır günahkar ruhlara ,
Alıp götüren her şeyi uçsuz bucaksız anlamlara..
İşte bu "daha fazla" ile yaşar durur insan,
Bazen coşkun, bazen yorgun, ama hep derin,
Ve anlar ki hayat, bu yoğunlukla güzeldir ancak,
Her şeyin ötesinde, yürekte salınan bir büyük sancak...
Kayıt Tarihi : 15.5.2025 00:28:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!