Kuru ekmek, duru suya
Senin için katlanırım.
Gülmesem de doya doya,
Senin için katlanırım.
Solmasın yüzünde güller.
Gözüm, gönlüm senle coşar.
Yüreğim sana açılır.
Ayaklarım sana koşar.
Yüreğim sana açılır.
Dertlerimi söyleyemem.
Ağacın yaprağa dalın çiçeğe
Duyduğu hasreti duyarım sana
Tozlanma vaktinde gülün böceğe
Duyduğu hasreti duyarım sana
Sıvının çukura doğru akmaya
Küskünüm ağaca dala gazele
Goncaya açmadan soldurmuşum ben
Bakmam artık ne çirkin ne güzele
Kahredip feleleği güldürmüşüm ben
Eşekler yükünü çeker semerle
Ağaç ikin kök ve dalı ne ise?
Benim için sende osu sevgilim.
Arı için petek balı ne ise?
Benim için sende osun sevgilim.
Canlının ömürü, derdin dermanı.
Işık vermez imiş dibine mumlar.
Sel gidince kalır, çaylarda kumlar.
Terlemekten korkup kaçan tembeller
Oldukça iflazda kalır hamamlar.
Taş arkadaş
Taş sırdaş
Elimde tesbihÇekerim şık şık
Taş
Değirmende darı eziyor
Taş
Düğümlendi hıçkırıklar
Göğüs kafesimde
Arıyorsan burukluklar, kırıklıklar
O da bende
Gönül kafesimde
İzinlisin düşlerime girmeye
Yalnız
Yetkili değilsin
Uykumu bölmeye, aşımı zehir etmeye
Tam yemeğe oturmuş, almıştım bir iki lokma
Elime almam çiçek
Çiçek sevmem demedim
Kopartırsam ölecek
...Bekliyorum gelecek
...Sırrımı diyeceğim
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!