umurum; en incesinden doğranıyor
gözüm saate takılı iken heyecanlarımın.
ayak üstünde dursam hiç olmuyor,
otursam, bir başka türlü.
içim, kabından nasıl da dışarı taşıyor.
ve bu saatlerde ıslanan ben değil,
her zaman gözyaşlarım oluyor.
Bu yağmur... bu yağmur... bu kıldan ince
Nefesten yumuşak yağan bu yağmur...
Bu yağmur... bu yağmur... bir gün dinince.
Aynalar yüzümü tanımaz olur.
Bu yağmur kanımı boğan bir iplik
Devamını Oku
Nefesten yumuşak yağan bu yağmur...
Bu yağmur... bu yağmur... bir gün dinince.
Aynalar yüzümü tanımaz olur.
Bu yağmur kanımı boğan bir iplik



